17 Temmuz OĞLAK BURCUNDA AY TUTULMASI : KORKMA,NE HAYATIN HAKİMİSİN NE ONUN KARŞISINDA ÇARESİZ…

965019ab5

17 Temmuz 2019 da Oğlak burcunun 24. derecesinde bir Ay Tutulması gerçekleşecek. 2 Temmuz 2019 Yengeç Burcundaki Güneş tutulmasının devamı olan etkilerin açığa çıkacağı, anın gökyüzündeki gezegen konumlanmaları itibariyle oldukça sert, dönüştürücü, hayatımızda kadersel olarak bazı kapıları kapatacak, bazılarını da açacak olan önemli bir tutulum bu. Sakladığımız, saklandığımız ve kendimizi koruma altına almak amacıyla değişimden kaçtığımız; kendi güvenli alanlarımızdan belli ki bu süreçteki zorlayıcı olaylar neticesinde çıkıyoruz.

Efsane ve mitlere konu olan Ay ve güneş tutulmalarının ürkütücü, çekinilesi, korkutucu olarak kabul edilmesinin ezoterik anlamdaki asıl nedeni insanoğlunun değişimden ve değişimin getireceği sarsıcı olaylardan korkması olarak kabul edilebilir aslında, zira tutulmalar etkisi çok güçlü olan yeniay ve dolunaylardır. Ay düğümleri de bu göksel fenomene eşlik ettiği içindir ki tutulma sonrasında yaşanacak olaylar tamamen kadersel, beklenmedik ve bazen de hazırlıksız yakalandığımız için sarsıcı olabilir. hayat bizi bir noktadan bir başka noktaya doğru taşır, bazen geri dönülmez kararlar, bazen kişisel tarihimize çentik atacak türden olaylar yaşatır.

Güneş ve Ay tutulmaları öncelikle kolektif olarak toplumları etkiler ama bireyler olarak yaşadığımız toplumun birer parçası olduğumuz için aynı radikal değişimler bizleri de etkisi altına alacaktır. Sevinç, üzüntü, şaşkınlık ya da zorlayıcılık ne olursa olsun, unutmayalım ki, bizlerin yapmak isteyip de, bir türlü cesaret edemediğiniz değişiklikleri, bu etki alanı sayesinde yapabilir hale gelebiliriz. Kapanan kapılar olabilir zira yeni kapılar açılmak üzeredir. Biten ilişkiler, ortaklıklar olabilir zira artık bizim yaşam hikayemizde anlamlı bir yer etmiyordur o ilişki, aksine sırtımıza kambur olmuş, ayağımıza pranga olmuştur bizleri bir adım bile ilerletmeyen.

Tutulma zamanlarında, özellikle AY tutulmalarına duygularımızı kontrol etmek zorlaşır ve yaşanan hassasiyetin de  etkisiyle hem dış dünya ile olan bağımız kayganlaşır hem kendi içinden geçtiğimiz süreçler artık yadsıyamayacağımız bir noktadır. Öte yandan hem kendimizi hem de karşımızdakini Ay Tutulmasında çok net görmeye başlarız. Ay ve Güneş karşı karşıya gelmiştir, kendimizi daha net görürüz, tüm karşıt açılarda olduğu gibi karşımızda bir muhatap vardır bize meydan okuyan. Tutulma zamanlarında şu an bulunduğumuz nokta ile gitmek istediğimiz nokta arasında mesafe çok açıksa; geriliriz, sinirleniriz, pişmanlıklar duyarız, karşımızdaki insanlara karşı empati yapmakta zorlanırız.

İstanbul’a göre çizdirilmiş tutulma haritasında 0 derece Boğa burcunun yükselmesi, onu yöneten Yengeç burcundaki Venüs’ün aile ve yuvamızı temsil eden alanda yer alması, yükselenin hemen yanı başında Uranüs’ün konumlanması, ilerleyen günlerde  ailevi konularda, ev ve yerleşimle ilgili konularda, evlilik, ilişki ve ortaklıklarda yeni, yepyeni bir döneme gireceğimize, değişime hazır olalım olmayalım, isteyelim istemeyelim bir şeylerin çok çarpıcı bir şekilde kişisel hayatlarımıza dokunacağına işaret ediyor.

Tutulmanın baş Aktörü AY; Haritanın tepe noktasına yakın, PLÜTON, SATÜRN, GÜNEY AY DÜĞÜMÜ ile birlikte. Güney Ay Düğümü yönünde gerçekleşen tutulmalar, hayatta ilerlemek adına bazı safralarımızı bırakmamız adına bizi zorlayıcı etkiler yapar ki 17 Temmuz Ay tutulması da bu türden. Bu tutulmada değişim değil yaşamın bizden istediği; DÖNÜŞÜM. Bir daha asla eskisi gibi olmayacak şekilde, bambaşka bir formda olmak, bir hikayenin açılmamak üzere kapanması, tüm köprülerin yakılması adeta. Ve Fakat bu olurken insanız, korkuyoruz elbette… Endişelerimiz var… Geleceği öngörmekte zorlanıyoruz. Ne olduğunu bilmediğimiz ve dolayısı ile kontrol edemediğimiz her şey bizi tedirgin etmekte. Artan tedirginlik beraberinde oluşan panik duygusu ise hata yapmamızı kolaylaştırabilir türden.

Anın haritasında Retro durumdaki MERKÜR ile Uranüs sürtüşmesi, süreç içerisinde çok hızlı düşünüp, aksiyon almaya çalışabileceğimizi, düşüncelerimizi ve buna bağlı olarak sözcüklerimizi, konuşmalarımızı kontrol edemeyeceğimizi anlatmakta. Keskin dili ile canı yanan ama çokça da can yakan insanlar olabilir bu süreçte. MERKÜR’ün anın haritasında maddi konuları anlatan alanın da yöneticisi olmasından dolayı; maddi konularda tutarsızlıklar, gelir- gider dengesini kurmakta zorlanma, ani harcamalar ve istikrarsız para akışları çoğumuza sahip olduğumuz maddi ve manevi değerleri koruyabilmek adına zorlayabilir. Ticari hayatın içerisinde pek çok zorlu süreçler olacaktır. Son dakikada planların iptali, anlaşma ve sözleşmelerle, eğitimle, çocuklarımızın eğitim hayatına dair konularda beklenmedik gelişmeler yaşanabilir.

Gökyüzündeki Uranüs- MARS arasındaki açının yeryüzündeki biz fanilere olan en tipik yansıması ise acelecilik, sabırsızlık, aşırı ve kontrol edilemez riskler almak neticesinde yaşanacak kayıplar, sağlık açısından kazalara açık olmak, özellikle hızlı hareket etmek neticesinde yaşanacak kaza ve sakatlıklardır. Özellikle bu dönem hem trafikte hem de alet, araç kullanırken dikkatli olmamız gerektiğini anlatıyor gökyüzü.

MARS astrolojik olarak yaşamla baş edebilme, zorluklarla mücadele edebilme, hayatta düştüğümüz anlarda yeniden ayağa kalkabilme gücünü anlatan gezegendir. İrademizin gücüdür MARS. Her birimizin yaşadığımız olaylarla mücadele etme şekli farklıdır elbet ama bizi bu hayatta güçlü kılan şey “irademiz”dir. İrade sağlıklı seçimler yapabilmek ve yaptığımız seçimlerin ardında durmak becerisidir de aynı zamanda. Ancak…Sağlam bir iradenin önündeki en büyük engel KORKU dur. Zihnimin kontrolünü kaybettirir bize (anın haritasında MERKÜR- URANÜS, MERKÜR- ASC karesi) İrademizi zayıflatır korku, endişe yüzünden ne yapacağımızı, ne karar vereceğimizi bilemeyiz. Sinir ve gerginlik eşlik eder kararlara zira korku zihni bloke eder.  (anın haritasında MARS- URANÜS karesi ) Seçimlerimizi ve kararlarımızı net, berrak düşünceler ile yapamayız, objektif olmakta zorlanırız. ( anın haritasında Merkür ASLAN, Retro, GÜNEŞ ile kavuşumda) Korku sezgilerimizi de kapatır çünkü devrede ego vardır, egoyu koruma içgüdüsü vardır. Tutulma anı haritasında HAVA elementinde hiç bir gezegenin olmayışı bu süreçte iletişim sorunu çekebileceğimizi, derdimizi anlatmakta, başkasının derdini anlamakta zorlanacağımızı anlatmakta. Aşırı duygusallık, hassasiyet, alınganlık tüm iletişim süreçlerini etkileyebilir bu süreçte. Özellikle yeni anlaşmalara, sözleşmelere girmekte bu dönem temkinli yaklaşmakta fayda olabileceğini düşünmekteyim. Olaylara objektif bakmakta zorlanabileceğimiz için hata yapma olasılığımız bulunmakta.

f7aed623edf1ce08aa292b8601bf1aef
KORKU; karanlık tarafa giden yoldur.Korku öfkeye, öfke nefrete, nefret ise acıya yol açar.

Bu tutulmada özellikle ikili ilişkiler, evlilik, ortaklık, iş ilişkileri, aile içindeki sorunlara çözüm bulmanın gerekli olduğu durumlar, ev ve yaşam alanları ile ilgili konular, annemiz, eşimiz, hayatımızdaki kadın figürleri ile ilgili  konular gündemimizde olacak. Bilirsiniz genelde ilişkilere kalbimizin sesini dinleyerek başlarız ama ayrılıklar, bitişler söz konusu olduğunda devrede beyin vardır. Düşünceler ya geçmişin acıları, tatsız deneyimleri ya geleceğin endişeleri, belirsizlikleri  ile yoğrula yoğrula bize bir karar vermek adına baskı yapar. İçten içe gitme vaktinin geldiğini çoktan bilir insan da kalbi alıkoyar onu. Bu tutulma işte bu anlamda kadersel. Bu anlamda etkiler açığa çıkartır cinsten. Sorunlu, yolunda gitmeyen, bir dargın bir barışık devam eden ilişkiler kaçınılmaz sona doğru giderken, kaderimizin yolumuza yoldaş çıkardıkları ile de mutlu başlangıçlar yapılabilir. Bu dediğimden hangisinin sizin yaşamınızda etkin olacağı ise tamamen sizin kendi doğum haritanızdaki potansiyeliniz ile alakalıdır.

Genel bir etki olarak tutulma ve devamındaki günlerde ortaya çıkan etkiye en açık olan burçlar; YENGEÇ, OĞLAK, KOÇ ve TERAZİ burçlarının son 10 günlük diliminde doğmuş olanlar, bu burçlarda kişisel noktaları (Ay Düğümleri, ASC, MC vb) ve gezegenleri kişisel doğum haritası içinde bu burçlarda yerleşmiş olanlar etkilenecektir. BAŞAK, BOĞA, AKREP ve BALIK burçları için süreç olumlu anlamda değişimleri ya da uzun zamandır belki yapmaya fırsat bulamadıkları ama hayatın şu içinden geçtiğimiz günlerde sürpriz şekilde bunları önlerine getirdiği bir süreç olabilir. Bunların dışında elbette bu haritaya Uranyen Prensipte de baktım ve belli dereceler verebilirim sizlere eğer astroloji ile bir adım daha ileride ilgileniyorsunuz. Bu derecelere gezegenleriniz ve kişisel noktalarınız varsa haritanızda, Oğlak Burcu Ay Tutulması doğrudan doğruya sizi etkiliyor demektir ve etkiyi alan gezegeninizin ifade ettiği konularda, ev/evlerde  yaşam hikayeniz yeni baştan şekilleniyor demektir. Bu dereceler;

24 derece ÖNCÜ (Oğlak, Yengeç, Koç, Terazi)

16 derece 30 dk SABİT ( Kova, Aslan, Boğa, Akrep)

9 derece DEĞİŞKEN   (İkizler, Yay, Balık, Başak)

1 derece 30 dk ÖNCÜ ( Oğlak, yengeç, Koç, Terazi)    olup, orb değeri olarak 1 drc yi aşmamanız gerektiğini de ilave etmeliyim.

Bir tutulmanın insan yaşamında bir olaya ya da değişime işaret edebilmesi için doğum haritasında bir noktayı etkilemesi gerekir. Her birimizin yaşam planı ve buna bağlı olarak da doğum haritası farklı olduğu için de elbette herkes aynı oranda etkilenmeyecektir bu tutulma. Bu açıdan eğer doğum haritanız ile henüz tanışmadıysanız, onun neler anlattığı konusunda bir fikriniz yoksa ve fakat içinden geçtiğiniz süreç sizleri fazlası ile zorluyorsa bir astroloji danışmanlığı seansı almanızı önerebilirim.

Önemli tutulmalar gökyüzünde birer çentik atarlar ve daha sonra da bu hassas noktaya gelen transitler ya da ilerletimler tetikleyici etki yaptıklarında olayları başlatırlar. Asıl tutulma etkileri bu süreçte start alır. Tetikleme işlemini yapan her gezegen de kendi doğasında olayları ortaya çıkartır elbette. Bu açıdan 17 Temmuz Ay tutulması etkilerinin en yakın muhtemel tetik tarihleri şöyle;

20 Temmuz MERKÜR 24 drc Yengece geçince,

22 Temmuz MARS 24 drc Yengeç burcuna geçince,

23 Temmuz VENÜS 24 DRC Yengeç burcuna geçince

Hayatımızın bu dönüşüm evresini, tutulmanın göksel sembolizması ile anlatmaya çalıştım dilim döndüğünce ama bu sefer yazımı güzel bir öykü ile bitirmeyi istiyorum.  Her birimize hayatta ne yaşarsak yaşayalım asla ama asla yalnız olmadığımızı anlatan,  bizi koruyan, kollayan ilahi kudretin büyüklüğünü hatırlatıcı, inancın yaşamda ne kadar büyük bir güç olduğunu anımsatan, kafa gözü ile değil de kalp gözü ile gördüğümüzde kalbimize huzur veren, yalnız, yaralı ruhlara ilaç olabilecek bir öykü bu. Korku ve endişelerimizden azade olalım dilerim ki bu süreçte…. Bizi yaratan elbet yolumuzu da gösterecektir yeter ki yüreğimizle olan bağımızı korkunun karanlıklarında kaybetme yelim…

Sevgi ve ışıkla……Gökyüzü rehberimiz olsun….

Hülya DEĞER  Dip. ASA

Adamın biri bir gece bir rüya görmüş… 
Upuzun bir kumsal boyunca yanında Tanrı ile yürüyormuş. Onlar yürürken, tam karşılarındaki gökyüzünden de bir film şeridi gibi adamın hayatından sahneler geçiyormuş. 
Kumsal, adamın hayat yolunu anlatıyormuş adeta. Adam kumda iki çift ayak izi kaldığında dikkat etmiş. Bir çifti kendisinin, bir çifti Tanrı’ nın … Hayatının son sahnesi de gökyüzünden geçtikten sonra adam, kumdaki ayak izlerine boydan boya bir daha bakmış ve birden bir şey dikkatini çekmiş! 
Hayat yolunun pek çok bölümünde kumda sadece bir çift ayak izi görülüyormuş ve adam dehşet içinde fark etmiş ki, ayak izleri, hayatının en kötü, en acı anlarında teke iniyor. Bu keşfi onu fena halde rahatsız etmiş ve Tanrı’ya sormaya karar vermiş… “Tanrım! Eğer sana inanırsam senin yolundan gidersem her zaman yanımda olacağını, her zaman yanı başımda yürüyeceğini söylemiştin… Oysa, hayat yoluma bakıyorum. En zorlu, en kötü, en acılı anlarımda sadece bir çift ayak izi görüyorum kumda…” “Anlayamıyorum Tanrım, anlayamıyorum… Hayatın kolay günlerinde yanımda yürüyorsun da sana en muhtaç olduğum anlarda beni niye terk ediyorsun?”
Tanrı gülümseyerek cevap vermiş… “Sevgili, çok sevgili evladım… Ben seni çok sevdim ve hiç terk etmedim. Hayat yolundaki o zorlu sınav günlerinde yani en acılı, en kötü anlarında kumda hep bir çift ayak izi gördün. Dikkat et! Ayak izleri teke indiğinde derinleşiyor. Çünkü o anlarda ben, seni kucağımda taşıyordum…”
Mary Stevenson

17 Temmuz OĞLAK BURCUNDA AY TUTULMASI : KORKMA,NE HAYATIN HAKİMİSİN NE ONUN KARŞISINDA ÇARESİZ…” üzerine bir yorum

  1. queen353

    “bizlerin yapmak isteyip de, bir türlü cesaret edemediğiniz değişiklikleri, bu etki alanı sayesinde yapabilir hale gelebiliriz” İnşallah 🙏

    Liked by 2 people

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s