20 Haziran Pazartesi günü saat 14:01 de YAY burcunda ikinci kez gerçekleşen bir dolunay deneyimliyoruz.İlk dolunay 21 Mayıs’ta YAY Burcunun ilk derecesinde oluşmuştu, bu dolunay ise son derecede.Ne kadar sembolik değil mi? Sanki ilk dolunayda bizler büyük resmin minik bir parçasını gördük şimdi ise büyük resmin tamamı önümüze seriliyor. Farkına henüz varamadığımız, görmekte zorlandığımız parçalar şimdi tamamlanıyor.Finale hazır mıyız ? Değişim ve dönüşümün eşiğinde olduğumuz bu basamakta koşulları artık tamamlanmakta olan sürece adım atıyoruz.
Tutulma 29 derece YAY burcunda gerçekleşiyor.29 derece astrolojide kritik ve kritik olduğu için de önem arz eden bir derecedir.Doğum haritalarında olduğu gibi şimdi bu tutulma anı haritasında da kadersel etkilere açık olduğumuzu anlatıyor.Sanki bu derecede sıkışıp kalmış AY’ın bizlere vereceği bir hayat dersi var gibi…Bulunduğu burçtan bir an önce çıkmaya can atıyor , üstelik de bir sonra gireceği burç hiç de rahat etmediği,onun naifliğini ve duyarlılığını kısıtlayan Oğlak olmasına rağmen.
Ayın bir burcun 29 derecesinde olduğu zamanlar için; kadim astrologlar krizli, inişli- çıkışlı zamanların, ani ve dürtüsel davranışların görülebileceğini, kadersel bir değişim zamanı içinde olunabileceğini öngörmüşler. Tutulma anı haritasında değişken burçlarda oluşan büyük kare açı kalıbını da gördükten sonra değişimin ve dönüşümün artık kaçınılmaz olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.Bu defa aylardır retro gezegenlerin içimize döndürdüğü enerjilerin bizleri kendi içimizde bir çıkış yolu bulmasını da kabul etmiyor sanki gökyüzü.Yaşayacağımız kadersel kayıplarımız, kazançlarımız, zorunlu olarak amaçlarımızı, hedeflerimizi değişime uğratacak.Konfor alanlarımızdan çıkmaya zorlanabiliriz.Esnek olmamız gereken, olayları geniş bir perspektiften bakmamız gereken, sabırlı olmamız gereken bir süreçten geçiyoruz hepimiz.Olanı olduğu gibi kabul edip,”insani” olarak elimizden geleni yaptıktan,gerekli mücadeleyi verdikten sonra sonucunu”ilahi” olana teslim etmemiz gereken günler içerisindeyiz.
Tutulma anı haritasında Terazi burcu yükselmekte gökyüzünde ve yöneticisi Venüs huzur ve güvenlik arzusunun ifadesi olan Yengeç burcunda.Burç dışından olmakla birlikte tutulma sırasında Ay’a karşıt açı yapacak.Huzur ve güven ihtiyacımız, elimizdekileri koruma güdümüz de yüksek olacak. Özellikle ilişkiler, evlilikler, finansal durumlar ve ailevi konularda hepimiz bir takım değişimlerin eşiğindeyiz. Yanlış giden ilişkiler, sağlam temellere oturmamış ortaklıklar, haksız elde edilmiş kazançlarla oluşturulmuş kurum ve kuruluşlar bu süreçte birer birer yok olabilir.Dolunayın ışığı sadece gökyüzünü değil şimdiye dek saklı, gizli kalmış ve perde arkasından dönen işleri de aydınlatacak gözüküyor.
Tutulma anı haritasında Ay’ı takip ederek bundan sonraki aşama için yönümüzü bulmaya çalışabiliriz.AY Satürn ile ayrılıp PLUTON ile kavuşuma doğru yol alıyor.Yani ilk açısını Pluton ile yapacak.Bu da demek oluyor ki duygusal olarak mücadele etmemiz gereken koşullara girmek üzereyiz.Güç ve acizlik deneyimlerine açığız.Mücadele içinde olabileceğimiz bu günlerde metanetli ve dayanıklı olmak zorundayız her birimiz.Bu hepimiz için bir nevi sınav aslında ve bu sınavın sonuçlarını da bir sonraki Yengeç burcundaki yeni ayda göreceğiz.
Harekete geçme motivasyonlarımızı ve mücadele etme azmimizi anlatan Mars gezegeni de nihayet düz hareketine başlıyor bu süreçte. Arzu ettiğimiz hırs ve ataklığı elde edebiliriz. Kiron’la yapacağı üçgen açı ile yaralarımızı sarmak adına harekete geçebileceğimizi anlatıyor tutulma haritası.Akrep burcunda olduğu süreç boyunca göstereceğimiz kararlılık, kontrollü eylem ve ataklık yönünde Mars enerjisini arkamıza alabiliriz.Ancak tutulma anı haritasında Satürn ile Merkür arasındaki zorlu açı bunu gerçekleştirirken olumsuz düşüncelerin, karamsar bir zihnin de bizimle olacağına dikkat çekiyor.Endişelerimizi, vesveselerimizi, korkumuzu bir kenara bırakıp Mars enerjisi ile kişisel gücümüzü göstermek adına adım atmamız gerekiyor.
Dolunay benim burcumu nasıl etkiler diye düşünüyor olabilirsiniz.Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki hangi burçtan olursak olalım bu dolunay herkesi mutlak suretle bazı konularda değişime ve dönüşüme zorlayacaktır.Üstelik dolunay ülkemiz haritasının tam Ay derecesi üzerinde gerçekleşmekte ki etkisini bireysel olarak yaşamasak bile toplumsal olarak yansımalarını her birimiz hissedeceğiz demektir.Kimimiz eşle, kimimiz işle, kimimiz para ile, kimimiz ise sağlık ile sınav vermekteyiz nice zamandır.Hayatın sınavları ile karşılaştığımızda genellikle öfke yada umutsuzlukla tepki gösteririz;haksızlık görürüz yaşadığımız bazı şeyleri çoğu zaman da “niye ben” diye sorarız.Aslında hayat sadece mesajını yenilemektedir.Gelen mesajları alabiliyor muyuz? Bunu bir sormalıyız aslında kendimize.Gelişmemiz için, farkındalık kazanmamız için,evrenle olan, ilahi olanla ilişkimizi gözden geçirmemiz için,dünyadaki varoluş amacımızı sorgulamamız için ve de tekamül edebilmemiz için bazı şeyleri yaşamamız gerekiyor.Gelen değişim mesajlarını bir de bu yönden değerlendirmeye başlayalım mı ?
Her bitiş yeni başlangıçların heyecanını ve mutluluğunu taşısın tüm yüreklere.
Sevgi ve umutla,gökyüzü rehberimiz olsun…
Hülya DEĞER dip.ASA
Her şeyin bir sonu var., Allah’dan gayri…
Biliyorum tüm mutluluklarında bir sonu var tüm acılarında…
Var olan her şey yok olup gitmeye mahkum…Biraz hızlı biraz yavaş, ama bitecek bir gün tüm sevinçler ve tüm kederler.
Dünler mazi bile olmayacak unutulup yok olacak.
Biraz sabır biraz gayret geçmişin üzerine kalın sünger çekecek.
Bir ânı bir ömre bedel denilen anlarda unutulacak, yüreğimize kazınan derin yaralarda.
Yara yardanda olsa yara serden de olsa, ne yar ne de ser kalacak bir gün toprak olacak.
Yakan, yaralayan, kanatan olayların, kişilerin ne adı kalacak hafızalarda ne resmi.
Biliyorum son bulacak her şey nefes gibi, sen gibi, ben gibi, biz gibi,
Ölüm yokluğunda yok olacak her şey.
Biliyorum her bitiş yeni bir başlangıçtır,
Bir yanı hüzün bir yanı ümit. Bir yanı son bahardır, diğer yanı ilk bahar.
Her bitiş yeni bir başlangıçtır bazen,
Her anın buram buram çile kokar, acı kokar, hasret kokar, hüzün kokar.
Her bitiş yeni bir başlangıçtır, kim bilir heybesinde neler saklar.
Her bitiş yeni bir başlangıçtır, kim bilir bir bitiş insan hayatına bazen de ebedi CENNETİN kapılarını açar…
(Nazlı Yenidünya’dan)