18 Aralık Pazartesi günü İstanbul saati ile 09:31 de YAY burcunun 26. derecesinde bir yeni ay doğacak. Güneş ve Ay kucak kucağa, Yay burcunun iyimser, hevesli ve inançlı elbisesine bürünmüş durumdalar. Bu kavuşuma Merkür, Venüs, Satürn de eşlik ederek YAY burcunda stelyum adını verdiğimiz gezegen toplanması görülüyor haritada. Yeni ay anın haritasında 12. evde gerçekleşiyor. Yeni aydan sorumlu gezegen yani dizpozitör Jüpiter ise Akrep burcunda ve haritanın 10. alanında, kaderimizle bizleri karşılaştıran AY Düğümleri ile kare açı yapmaya doğru yol alıyor. Yeni ay ile Uranüs şahane bir üçgenle bağlanıyor.
Satürn Yay burcunun son derecesinde artık ve Oğlak burcunda yepyeni bir döngüyü başlatmadan önce sanki tüm gezegenleri haritanın 12. evine toplayıp, kanaat da kullanma olasılığı yüksekçe bir mekanda, son bir sınavdan geçirecek gibi duruyor. 12. evi sever çünkü Satürn, anaretik derecede, bu da bir burçtan çıkmadan önce gezegenin son bir rötuş yapma derecesi gibi çalışabilir, hak edene ödüller kucaklarına kalıcı bir şeklide bırakılır bu son sınav neticesinde, mezuniyet garantilidir yani. Sınavdan çakanlar ise bir sonraki telafi sınavları için bekletilmek üzere engellenir. Özellikle esneklikten yoksun, her şeyi didik didik eden ve kontrolü elinden bırakmakta zorlanan bünyeler için bu kadar değişken niteliğin barındığı zaman diliminde sınavda çuvallama ihtimali oldukça yüksek. Yaklaşık 2,5 yıldır Yay burcunun tüm temalarını bünyesinde topladı SATÜRN, bu konulardan test etti, sınadı ve bu burçtan çıkıp gitmek üzere. Biz insanoğlunun bundan anlayacağı ise özetle şu; çok yeni, çok güçlü ve oldukça da zorlu koşullar altında yeni sorumluluklar alıp, aklımızı başımıza alacağımız, yeni bir döngüye girmek üzereyiz. Satürn’ün Oğlak burcuna geçişini ve burçlar üzerindeki olası etkilerini şu yazımda paylaşmıştım : SATÜRN OĞLAK BURCUNDA 20 Aralık 2017- 17 Aralık 2020 :HEDEFLERİMİZ VE BAŞARI ARASINDA KÖPRÜLER KURMA ZAMANI Son bir inanç sınaması, son bir güven tazeleme, yaratıcı ve evrenle kendimizi hizaya getirip, kendi merkezimizi bulma çabasına ihtiyacımız var zira önümüzdeki süreç yepyeni yapıları kurup, geliştirip ve çalışkan birer karınca olacağımız bir dönemin ipuçlarını veriyor. Her birimiz doğum haritalarımızda Oğlak burcunun bulunduğu, yönettiği alanlarda yeni bir yaşam döngüsüne hazırlanıyoruz aslında.
Yeni ay GALAKTİK MERKEZ ile aynı derecede gerçekleşiyor. Galaktik Merkez, ait olduğumuz Samanyolu Galaksisinin tam ortasındadır, kalbidir adeta, yüksek benliğimizle ile bağlantıya geçtiğimiz, bilgi aldığımız merkez gibi düşünebiliriz bunu. Bu açıdan baktığımda ise Yay burcunda gerçekleşecek Yeni ay yeni bir takım başlangıç tohumlarından ziyade, kendi içimizdeki tohumun çatlayıp, bize yol göstermesi adına ilahi olanla hizalanmamız, kendimizi ve içinde bulunduğumuz evreni, sistemi anlamak adına önümüze gelebilecek yeni başlangıçları fark edebilmemizin fırsatlarını sunuyor.
Bir konuda atılım yapmak, girişimde bulunmak ya da düşündüğümüz herhangi bir durum, proje bizleri ilahi akışla bağlantıya geçirmeye, üretkenlikle ortaya koymaya çalıştığımız şeyleri bu ilahi akışa bıraktığımız taktirde katlanarak, güçlenme ihtimalini içinde barındırıyor. Her birimiz çok zor zamanlar geçirdik belki de 2017 yılı süresince, sınandık, kayıplar ile yüzleştik, kendimizden kuşku duyduk belki de, olur işlerimiz olmaza düştüğü anlarda kadere isyan ettik kim bilir belki de. Şimdi bu yılın son Yeni ayı diyor ki bizlere; “merkezde kal !”, “Odağını kaybetme, dengeni bozma, yeni bir döneme adım atmak üzereyken kendine bir dön bir bak bakalım, neleri atladın, neleri görmezden geldin?” 12. evde Yeni ay, istesek de bu döngüde dışarıda olan bitenler değil, asıl bilincimizin derinliklerinde neler olup bitiyor buna odaklanmak durumundayız. Dışarıda bir yenilik değil, asıl bilincimizde bir yenilik, belki bir sıçrama yapmak durumundayız çünkü Galaktik merkez kişiyi kendi özgür bilinci ile hayatın gerçeğine bağlayan bir noktadır, kolektif alanı etkisi altına alan önemli bilinç sıçramaları yaşatan bir merkezdir.
Yeni ay Yay burcunda bir fırsat sunuyor aslında bize dediğim gibi, o da; kendi merkezimizi bulmak, dengeyi bulmak adına da bozduğumuz fabrika ayarlarımızı yeniden güncellemek. Nedir senin yaşamla olan bağlantın? Yaşadığın her şeyi sen kendin yarattığının farkında mısın? Düşüncelerinle, eylemlerinle, hayata olan bakışınla ve duruşunla? Hayatının sorumluluğunu alıyor musun? Yoksa her şeyi kaderinin bir yansıması olarak mı görüp kaçak mı dövüşüyorsun? Sahip olduğun şeylerin sayısı arttıkça merkezinle olan bağını kaybetmiş olabilir misin acaba hiç bunu düşündün mü? Senden daha az şanslı, senden daha az imkana sahip kişiler için bir el verdin mi hiç? Kabullenici olduğun durumlarda fark ettin mi her şey aslında olması gerektiği gibi ilerliyor, milim şaşma yok o merkezden? Merhametin yürek titreten elbisesine büründün mü hiç? Vicdanın ile kalbin arasında kaldığında tercihini nasıl kullandın? Kendini sevdin mi hiç? Yoksa dogmatik inançlarla zulüm mü ettin kendine, olmazsa olmazlar, -meli, -malı kalıpların mı ayrı düşürdü seni kendi merkezinden? Göründüğün beden elbisesinin dışından çıkıp da başka bedenlerini keşfettin mi hiç? Nereye gidiyorsun örneğin uyuduğunda? Nerede dolaşıyor ruhun o anlarda, ölüm sessizliğinde yatakta uyuyan kaba bedeninin dışına çıktığında, aslında neredesin sen? Alemlerden alemlere seyahat ediyor olabilir misin, hiç düşündün mü bunu ?
Yeni ay bazılarımız için de çözüm bulamayıp da ilahi bir sisteme havale ettikleri, “ben bilemiyorum, bilsem de anlamakta zorlanıyorum, benim değil senin elin değsin” dedikleri, ana merkeze havale ettikleri konuların sürpriz bir şekilde, üstelikte hiç umulmadık bir anda çözüme ulaştığına tanık oldukları zaman dilimi olabilir. Zira sıra dışı sürprizlerin gezegeni Uranüs Yeni aya şahane bir açı ile bağlanıyor. Hepimiz biliyoruz ki ilahi adalette zaman aşımı diye bir şey yok ve Ay düğümleri ile kare açı yapan Jüpiter ilahi adaleti tecelli ettirecek gibi görünüyor bir çoğumuza.
12. evde ve Yay burcu stelyumu altında gerçekleşecek bu Yeniay, Galaktik merkez ile de birlikte çalışacağına göre kutsal benliğimizi fark etmek, bu benliğe uyumlanmak adına yüklerimizi bırakıp içimize dönmek, belki korku, çaresizlik, hastalık, eli kolu bağlanmışlık hissinin yarattığı o müthiş sıkışmışlığın yaratacağı basınç ile gelişimimiz adına kilometre taşı olabilecek farkındalığa bizleri uyumlayacak. Yaylar gerildi, hedefler de belirlendi şimdi uzağa, en uzağa yani kendi içimizdeki merkezden fırlayıp evrenin merkezine, daha büyük bir gerçekliğe yol alma zamanı. Karanlıklardan ışığa doğu yol alacağız her birimiz içimizdeki merkezi bulup, onu ilahi merkezle bağlayabilirsek. Kutsal varlığımız ile bağlantıya geçmek adına, sessizliğin içindeki sesi duymak adına, bu sesin bize yol gösterip, yeni ufuklara bizi seyahate çıkarması adına YAY burcunda gerçekleşen yepyeni bir göksel işaretten daha güzel ne olabilirdi ki ?
Alo merkez…Beni duyuyor musun? Benim…Ben…Sen olan ben….Egom ve diğer bütün sıfatlarımın ardında, katman katman kabuklarımın arasında kalan “öz gerçeğimi” bulmak, bilmek, anlamak istiyorum, bu Yeni ayda buna vesile olsun; lütfen aramızdaki bağlantıya parazit olabilecek tüm her şeyi ortadan kaldıralım el ele verip, olur mu?….
SEVGİ VE IŞIKLA, GÖKYÜZÜ REHBERİMİZ OLSUN…..
Hülya DEĞER Dip. ASA