Takvimler 2 Ekim 2020 yi gösterdiğinde Gökyüzünde Koç burcunda yerleşen AY ile Terazi burcunda yerleşen Güneş’in karşıt enerjisini yani ayın Dolunay evresini deneyimleyeceğiz.
Burçlar kuşağının ilk başta yer alanı KOÇ ‘tur. Dolaysız, çok çabuk, kimseyi beklemeye çok da tahammülü olmayan hemen yola çıkmaya hazır bir burçtur, hem düşünce hem fiili olarak ataktır, çabuktur, dolaysız ve dürtüseldir. Tam karşısında yer alan TERAZİ ise onun tam tersidir, herkesin onayını alıyor olması, eşit ve adil ilişkiler, uyumlu işbirlikleri, dengeli bir sosyal ortamı paylaşma isteği içindedir. Onun bunun onayını alayım derken başka insanların desteğini almaya ihtiyaç duyar, kararsızlık ve yüzeysellik olabilir bir noktadan sonra. Koç kafasına koyar ve yoluna dosdoğru gider, Terazi aman şu, aman bu derken yola koyulmakta tereddütlüdür zira yola birilerinin elini tutarak çıkmak ister.
KOÇ taraf tutar, en çok da kendinden taraftır zaten ama Terazi taraf tutmaz, illa tutması gereken bir durum olursa da herkes için en adil, en uygun, en uygun olacak şekilde yapar bunu. DENGE ve YÜZLEŞME, Koç ve Terazi burçlarının kutupsallığının en doğru ifadesi kanımca. Bu dolunay kendimizle yüzleşmemizi ve sivri kenarlarımızı törpüleyerek, eksik taraflarımızı tamamlayarak belli bir dengeye gelmemizi anlatıyor.
Anın haritasında Yengeç burcu yükselmekte ve KOÇ burcundaki AY bu durumda iki kat önem kazanmakta zira motivasyonlarımızı, aslında neyin peşinde olduğumuzu, bu dönem en çok hangi konuları başarmak istediğimizi anlatmakta. Haritanın en tepelerine, görünür bir yere yerleşmesi iş ve kariyer hedeflerimiz, toplumsal statümüz, itibarımız adına önemli yüzleşmeler içinden geçebileceğimizi anlatıyor. AY ile yan yana konumlanmış – kendi belki bir gezegen kadar dikkate alınmayan ama benim her doğum haritası analizinde mutlaka çok iyi incelediğim – KİRON var. KİRON yaralı şifacıdır, derdin içindeki dermandır ve sıkıntısını da o sıkıntının kaynağında barındırır. Şu yazım natal Kiron ile ilgili https://astrolojininrehberligi.com/2016/06/25/yaraliyim-yaralisin-yarali/ şu yazım ise şu an gökyüzünde KOÇ burcundan transit eden Kiron ile ilgili https://astrolojininrehberligi.com/2018/04/11/kimim-ben-ne-istiyorum-kiron-koc-burcunda-18-nisan-2018-14-nisan-2027/
KİRON hakkında bu bilgi paylaşımından sonra dönelim anın haritasında KİRON- AY birlikteliğine. 10. evde yerleşen bu ikili iş ve kariyer konularında, hedeflerde prestijin aslında bizim ne kadar önemli, içgüdüsel bir istek olduğunu, başarı arzumuzun önünde korku ve endişelerimiz olmasına rağmen nasıl da hırsla gitmek istediğimizi, bu alanda alacağımız ama haklı ama haksız eleştirileri hiç de dikkate almadığımızı, başarısız olursak eğer toplumsal tepkilerden duyduğumuz korkularımızı anlatıyor. Çok kırgın, olan bitene kızgın, alıngan ve kaprisli bir enerji açığa çıkıyor bu dolunayda. AY ve URANÜS arasında 30 derecelik bir mesafe var. Bunun anlamı; evet değişimler, yeni gelişmeler kapıda ama hem kendimize hem de olan bitenlere güven duymakta zorlandığımız için yeniye temkinliyiz. Bir yandan her türlü ilişkide duygusal olarak beslenmek- beslemek istiyoruz ama bir yandan verdiğimiz tepkiler o kadar sert ki istediklerimizi elde edeceğimiz yerde onları daha da uzak, ulaşılmaz yere doğru itiyoruz.
Bu dolunayın dizpozitörü yani asıl baskın güç sahibi olan gezegeni MARS. Koç burcunda ve retro hareket ediyor. Anın haritasında SATÜRN-PLÜTON ikilisine sert açı yapmakta. Korkular, engellenmişlik hissi, pasif agresif dürtüler, bastırılmış öfkenin zamansız ortaya çıkışı ile yaşanan her türden ilişki sorunları, zorbalıklar, aşırı uçlara kayan yıkıcı davranışlar gökyüzündeki bu görünümün yeryüzüne yansıma olasılıkları.
Mars Aslan burcundaki VENÜS ile olumlu açısal görünümde elbette bu yerleşim bazılarımızın hayatlarındaki “karmik-kadersel” denebilecek hak edişlere göre olumlu bazı gelişmeleri işater ediyor. Ayrıca MARS anın haritasında PLÜTON- SATÜRN orta noktasını tetikleyerek olumlu anlamda çoktan halledilmesi gereken bir konuya son noktayı koyabilmek adına; dürtüsüelliği, aşırı riskçi ve rekabetçi doğayı bir kenara bırakarak ara verdiğimiz, bir süreliğine rafa kaldırdığımız plan ve projelerimizi kökten halledebilmek için kararlılık, azim ve cesaret verecek. Burad dikkat edeceğimiz en önemli şey aşırı riskten, gerilimden, gereksiz rekabetten uzak kalabilmeyi başarmak olmalı. Ara ara kendini belli eden bir soruna hiç de alışılmamış, bilinmedik yeni yol yöntemler uygulayarak çözüme gidebiliriz. MERKÜR- URANÜS karşıtlığı zaten şimdiye kadar çözüm adına düşünüp, bulduğumuz şeylerin işe yaramadığını, geçici- günü birlik ama elbette istikrarsız- kalıcı olmakta zorlayan fikirlerin olabileceğinin altını çiziyor. Sağa sola sataşıp, yerli yersiz öfkeyi etrafa bulaştırmadan önce denenmemiş olanı deneme cesaretini gösterebiliriz elbette. MERKÜR dolanay enerjisine 150 lik açı ile bağlandığı için, onun da dizpozitörü MARS olduğundan dolayı, aklımızın sınırlarını fazlaca zorlayabiliriz bu dönem. Akıllıca düşünüp, mantıklıca tepki vermek zor ama imkansız değil elbet. Düşüncesizce edilen her söz, verilen her karar yakında retro yapmaya başlayacak MERKÜR enerjisine takılacak zira. Üstelik kadersel olarak önümüzde 2 sapak sunan ay düğümlerinden KUZEY de olanının da dizpozitörü işte bu MERKÜR….
Sürecin her birimize aklı selim, tam yerinde ve ihtiyacımızı mükemmel karşılayan kararlar ve bu kararların sonuçları ile yüzleşme cesareti getirmesini dilerim…
Sevgi ve ışıkla, gökyüzü rehberimiz olsun…
Astrolog Hülya DEĞER dip.ASA