
“Teslimiyette her yerde güvenlik vardı.
Korku ise temelsiz ve boştu.
Umutsuzluk sadece yaşamın mükemmelliğini unutmuşluktu .”
Lemurya Yolu (Lauren O. Thyme )
SATÜRN bize ruhumuzun bu dünyadaki tekamül sınavlarını anlatırken, toplumsal anlamda da almamız gereken sorumlulukları, kuralları ve limitlerimizi ifade eden gezegendir. Gökyüzünde bir burçtan diğerine geçişi yaklaşık olarak 2,5 yılda bir defa olur. 7 Mart 2023 de SATÜRN Kova burcundaki 2,5 yıllık misafirliğini tamamlayıp BALIK burcuna girecek ta ki 2026 yılına dek. Peki bakalım SATRÜN başka ne anlamlara geliyor? Balık burcunda olması bize ne ifade edecek?
Kendi sorumluluğumuzu nasıl aldığımız, hayatımıza nasıl çeki düzen verip belli bir temel üzerine yapılandırıyor oluşumuz, zaman zaman ne yaparsak yapalım hissettiğimiz korku, kaygı ve de bunun üstesinden gelmek adına verdiğimiz çaba SATÜRN’ün içerisinden geçtiği burcun doğası ile şekillenir. SATÜRN’ün görevi, ay, güneş ve diğer gezegenlerin her birinin en üst düzeyde, en olması gerektiği gibi anlamını yakalayıncaya kadar bizlere ZAMANIN, ÇABANIN, MADDENİN, ve SINIRLARIN, LİMİTLERİN ne denli önemli olduğunu hatırlatmaktır. Bu hatırlatışları ise çeşitli testlerden, sınavlardan geçirerek olur çoğunlukla. Bu dersleri anlayana ve yaşamın içinde başımıza gelen , kendimizce “zor, sıkıntılı, engelleyici, baskı yaratan” süreçlerin gerçek anlamını idrak edene dek de yakamızı kolay kolay bırakmaz.
Satürn bizleri kendi esas doğamızdan, varoluşumuzun gerçek amacından uzaklaştıkça daha da zorlar amacı aslında bizi hizaya getirmek, kendimiz olmaya giden yola bizi sokmaktır. Kaderimizde olmayan ya da henüz hazır olmadığımız belki de hak etmediğimiz alanlara girdiğimizde asıl zorlayıcı tarafını gösterir bizlere. Sınırlar, engeller, sıkıştırır, baskı yaratır ve korkutur çoğunlukla da. Bu dünyaya boş yere gelmedik hiç birimiz ve gelirken potansiyel yeteneklerle donatılarak, belirli bir varoluş planı ile geldik, tüm kutsal metinlerde vardı bu. Madde dünyasına inişin adıdır SATÜRN ve zamanla ve mekanla sınırlanıyor oluşumuz zaten başlı başına bir SATÜRN deneyimidir. Bu dünyada belli bir “zaman” için doğduk, “sınırlı ve ölümlü” bir bedene sahip olarak geldik ruhumuzun sonsuzluğunun aksine. Madde ile olan bağımızın “zamanla” biteceği gerçeğini hatırlatmak istercesine bir dizi yapılması gereken sorumlulukları önümüze getirmekle kalmaz hem de zamanın ne kadar değerli olduğunu da asla unutmamızı istemez Satürn.
BALIK burcuna geçen SATÜRN bizlere sınav başlıklarını daha çok farkındalığımız, teslimiyet noktasındaki duruşumuz, inançlarımız, ruhsal gelişimimizi ilgilendiren konular üzerinden sunacak. BALIK burcunun aşkın doğası ile SATÜRN ün katı, gerçekçi ve prensipli doğasında başlangıçta bir çelişki var gibi görünse de aslında SATÜRN BALIK 360 derecelik zodyağın son burcudur yani tüm burçların adeta bir araya gelip sentezlenmesi gibidir. Balık burcu uzun bir yolculuğun sonuna gelmek gibiyse, peki şimdi ne yapacağız? Bir döngü kapanırken biz tüm insanoğlu olarak ne yapacağız? İnsan olmanın bir adım ötesine geçip insan-ı kamil, olgun insan olup olmadığımızın sınavlarını da verebilecek miyiz hep birlikte ?
SATÜRN bu burca girdiği andan itibaren bizleri gerçekçi olmaya çağıracak, eylemlerimizin ve kolektif olarak biz insanoğlunun eylemlerinin sonuçları ile yüzleştirmeye çağıracak.
BALIK burcu SU elementi ve değişken tabiatlı bir burç olarak ideal ve büyülü bir gerçeklik özleminin ifadesidir. Bütün ile bir olma, kişisel olmayan – herkesi özellikle de zor durumda, ilgi bekleyen, muhtaç durumda olan tüm insanlığı kapsayan bir empati, duyarlılık ve sevgi anlayışıdır BALIK burcunun sahası.
Dünyada olan biten tüm olumsuzluklara, trajedilere çok hassas olan BALIK burcunun doğası tüm insanlığı kurtarma ideali ile hareket eder . SATÜRN BALIK süreci kolektif olarak hepimizi masum insanların trajedileri ile yüzleştirecek. Kolektif olarak zaten hepimiz sorumlu değil miyiz, ihmal ettiklerimizden, görmezden gelip yok saydıklarımızdan, aman bana ne deyip sırt çevirdiğimiz masum insanların dramlarından.
İşte Satürn Balık süreci ne kadar, kırılgan, çaresiz ve depresif hissetsek de o insanların hayatlarına benzer hayatların içine düşmekten ölesiye korksak da, hayatın sorumluluk alma zamanlarında yaptığı yoklamalarda görünmez olmak arzusu içinde kıvransak da; korkarım artık kaçacağımız bir nokta olmadığını anlayacağız. Her masumun gözünden akan yaşın nedeni olmamak adına alacağız sorumluluğu en başta her birimiz. Korkunun ecele faydası olmadığı gerçeği ile baş başa kalabiliriz.
Biri gelse de bizi kurtarsa tembelliğinden, böyle gelmiş böyle gider adamsendeciliğe uzanan ihmaller zincirine bir halka eklememek için alacağız sorumluluğumuzu. Hem kendimizin hem hayatın içindeki masumların, ezilenlerin, savunmasız ve çaresiz konumda olanların adına yapacağımız çok işler olacak önümüzdeki süreçte.
Dışarısı, dünya yani… daha güvenilmez olmaya başlarken zaman geçtikçe; bizler inadına daha çok sınırımızı bileceğiz, hayatın akışına bırakacağımız günler de olacak elbette ama elimizden gelen çabayı göstermeden asla bırakmayacağız konuyu akışa. Önce tedbirin ve sonra gelen tevekkülün ne kadar değerli olacağını öğreneceğiz.
İnanıyorsak, güveneceğiz; güveniyorsak inanacağız. Arafta kalmak yok yani. Kendi varlığımıza, hayata tamamıyla ve bütünüyle inanmadığımızda; hayatın gücüne, bizi yaratan sistemin şaşmaz düzenine güvenemediğimiz her an kaybediyoruz oysa . Her kaybediş ise suçluyu, sorumluyu dışarıda bir yerlerde aramamıza ya da kötü talih, kem göz, kader kurbanı noktasında durmamıza neden olmuyor mu? Oysa sorumluluk senin, benim, hepimizin olmalı bu dünyayı yaşanır kılmak adına.
SATÜRN’ün temsil ettiği korku, yetersizlik hissi BALIK burcu doğasına büründüğünde tüm sınırların ortadan kalkıp, farklılıkların artık çok da bir anlam ifade etmediği noktada, hakimi olmadığımız bir evrenin hakimi olmaya çalışıp “tanrıcılık oynadığımızda” kendi çaresizliğimizi saklayıp, aşırı verici (ama asla veremeyen), inanılmaz duyarlı (ama aslında sanki hisleri yokmuş gibi), her şeyi akışına bırakan (ama asla kontrolü elden bırakamayan) davranışlar sergilemeye neden olabilir.
SATÜRN BALIK süreci parçası olalım olmayalım tüm insanlığın sorunlarına gerçekçi bakış açısı ile yaklaşmamızı talep edecek bizlerden. Kural koyup- sınırlar çizmek yetmeyecek bazen çünkü sınırların nerede başlayıp, nerede bittiğini anlamadığımızı gösterecek deneyimler yolu ile öğreneceğiz Satürn derslerini. Nerede, hangi noktada “olanı olduğu gibi” kabul edeceğiz; nerede müdahale edeceğiz yaşama bunları deneyimleyeceğiz işte. İnançlarımızı sağlam ve sarsılmaz temellere oturtacağız mesela bu süreçte. Kör kör inanmak yerine sorgulayacağız, anlamaya çalışacağız en başta. Biri gelsin bizi kurtarsın mantığını terk edip, ne kadar korku ve yetersizlik hissedersek hissedelim insan olmanın yaradılış gayesine uygun davranış ve farkındalıklı duruşu bilinçli çabamızla oluşturmak zorundayız. Bu süreçte ruhsal, karmik derslerimiz canımızı acıtabilir, acıyı ve üzüntüyü ret edip yokmuş gibi davranmak isteyebiliriz ama hayata daha anlayışlı, daha büyük pencereden bakmamızı sağlayacak deneyimlerden kaçamayacağız.
BALIK burcunun doğasında ilham, sezgi ve ruhsallığın da eşlik ettiği bir yaratıcılık vardır. Mesela Balık burcu bir müziğin minik bir notası ise Satürn Balık süreci o notanın besteye dökülmüş halidir. Balık burcu palette bir renk ise Satürn Balık o rengin tuvale yansımış halidir. Yaratıcı çalışmaları, sanatı destekleyecek Satürn Balık süreci.” Hayallerini gerçeğe dönüştürmek için yapabileceğin somut şeyler nedir ?” diye soracak Satürn bize. Ruhsal çalışmalar ile ilgilenenler adına ise bu çalışmaları sağlam bir temele oturtarak ilerlemek mümkün olacak. Yalan yanlış, temelsiz, laf olsun diye yapılan ruhsal çalışmaların ne kadar anlamsız olduğunu fark ederek bunları yapmanın gerçek gayesini keşfedeceğiz bu süreçte. Gerçek anlamda maneviyatın ne olduğunu öğreneceğiz hep birlikte. Boş beleş, ezber bilgiler yolumuzu daha tıkarken gerçek inancı, teslimiyeti ve ruhsallığı bilinçli çabamızla geliştireceğiz.
Satürn Balık geçişi bu yıl en çok değişken burçların ilk on günlük döneminde doğmuş olanları etkisi altına alacak. Balık, Başak, Yay ve İkizler burcunu. Ve bu burcun ilk 10 derecesi içinde haritasında gezegen ve özel noktası olanları.
Ayrıca başka bir kesim var ki onlar 1. Ve 2. Satürn döngüsü yaşayacak olan kesim. (SATÜRN DÖNGÜSÜ demek , doğum haritamızdaki Satürn ile gökyüzündeki Satürn’ün aynı burçta derece ve dakikaya gelmesi ile oluşan bir süreç olup; hayatımızda kilometre taşı olabilecek türde olayların deneyimlendiği zaman dilimleridir. Gerçek anlamda büyüdüğümüz, hayatın sorumluluğunu tüm ağırlığı ile üzerimizde hissettiğimiz önemli bir dönemdir.)
Kimler bu süreçte Satürn dönüşü yaşayacak derseniz;
- 21 Mayıs 1993 – 30 Haziran 1993 ve
- 28 Ocak 1994 – 7 Nisan 1996 yılları arasında doğmuş olanlar ilk Satürn dönüşlerini ,
- 23 Mart- 16 Eylül 1964 ve
- 16 Aralık 1964- 3 Mart 1967 arasında doğanlar ise 2. Satürn dönüşlerini yaşayacaklar.
Satürn’ün en son BALIK burcundan geçişi ise 1993 ila 1996 yılları arasında olmuştu ve doğum haritalarımızın BALIK burcunun hayat bulduğu alanlarda bir dizi sınavlara tabi tutulmuş, bazı sorumluluklar almıştık. Birebir aynı olmasa da yaşanması mümkün olan deneyimler o yıllardaki gibi olabilir; yaşı yeterli olanlar dönüp geçmişe bir göz atabilir.
ÜLKEMİZ açıcısın bu süreç oldukça ilginç olacak zira Satürn ülke haritamızın tepe noktasından geçecek. Tek başına bu sembolizm bile bize önümüzdeki sürecin ülkemizin diğer ülkeler nezdindeki itibarı, saygınlığı ve ulusal gücü; yetki sahibi ve otorite konumunda olan idarecileri, kredisi ve gücü, istihdam oranı noktasında SATÜRN sınavlarına girebileceğimizi anlatıyor. Sınırlarımızın güvenliği, buradaki açıklar nedeniyle oluşabilecek göçmen politikalarının yeniden düzene oturtulması ; su kıtlığı ve beraberinde su kaynaklarımızı idareli kullanmak zorunluluğu, da ayrıca SATÜRN balık sürecinde önemle üzerinde durmak zorunda kalacağımız ülkemize ait önemli konular arasında durmakta.
Satürn Balık sürecinde şu burç böyle etkilenir, bu burç şunu yaşar demek popüler astroloji adına belki de çoğunluğun talebi ancak burç burç yazmak inanın hiç içimden gelmedi dürüst olmam gerekirse. Merak edenler genel burç yorumu yazan birbirinden değerli arkadaşlarımın yazılarına internet ortamında ulaşabilirler. Bu sürecin birebir size olan etkisini, yaşanması muhtemel olasılıkları kişisel doğum haritanız üzerinden okunmasını talep ediyorsanız bana aşağıdaki formu doldurarak ulaşabilirsiniz.
Sevgi ve ışıkla, gökyüzü rehberimiz olsun…
Astrolog Hülya DEĞER dip.ASA
28.02.2023, İstanbul