26 ŞUBAT BALIK BURCUNDA GÜNEŞ TUTULMASI , Ölmeye Yatmak…

balik-burcunda-gunes-tutulmasi

“Kendini unutarak daima bir şeyler ve birileri için yaşayanların sorgu anıdır; ölmeye yatmak. Öyle ya, her şey için hep erken…. Sonuç: geç kalmak…”

Adalet Ağaoğlu – Ölmeye Yatmak (sf: 199)

26 Şubat 2016 Pazar günü, Balık burcunun 8. derecesinde bir Güneş Tutulması yaşayacağız ve saat 17:58 de gerçekleşecek olan tutulma, etkilerini de yaklaşık 6 aylık uzun bir zaman dilimine yayarak hayatımızda bazı konuların bitişini, ardından gelecek yeni bir dönemin başlangıcını vurgulayacak. Kadim çağlardan bu yana tutulmalar söz konusu olduğunda çekinmiştir insanoğlu, başlarına gelebilecek fenalıkların, kötü olayların başlangıcı gibi düşünmüşlerdir tutulmaları. Oysa ki tutulmalar astrolojik birer fenomen olarak yaşantımızda kolay unutulmayacak bazı olayların başlangıcı, tetikleyicisi gibi rol oynayabilirler. Bir evlilik, boşanma, emeklilik, işe girme ya da işten ayrılma, belki ciddi sağlık sorunları, taşınma ya da evlat sahibi olmak gibi hayatın önemli kilometre taşlarından sayılabilecek gelişmeleri de beraberinde yaşamımıza taşıyabilirler. Doğum haritalarımızda bizlere vaad edilen kazanım ya da kayıplarımızın bir anlamda açığa çıkma anları, görünür hale gelme zamanları da diyebiliriz tutulmalar için, hele ki doğum haritalarımızdaki kişisel gezegenlerimizle doğrudan ilişki kuruyorsa.

2015 yılının Mart ayında başlayan Başak- Balık kutbuna ait tutulmalarının sonuncusunu yaşıyoruz ve bu burçlarda gerçekleşen son tutulma ile haritalarımızda Balık ve Başak burçlarının söz sahibi olduğu alanlarda deneyimlediğimiz kadersel olaylar, varlıklar- yokluklar, sınanma hallerimiz, kaderin cilveleri ile karşılaşmalarımız artık sonlanıyor .Bu aksta meydana gelen tutulmaları bir daha ta 18,5 yıl sonra yaşayacağız. Şimdi şöyle bir zamanda geriye yolculuk yapalım ve bundan 18,5 yıl öncesine doğru bi uzanalım. Şubat 1998 döneminde neler yapıyordunuz? Neler hayatınıza dahil olmuştu ? Nelerle vedalaşmıştınız o zaman? Bire bir aynı etkiler söz konusu olmasa da, o dönemde de doğum haritalarınızda 8 derece Balık her nerede ise işte orada bir Güneş Tutulması deneyimlemiştiniz. O dönemi bi analiz edin bakalım neler olmuştu?

Gelelim bu tutulmanın etkilerine; niye ki ölmeye yatıyoruz ?

Elbette mecazi anlamda kullandım bu tanımlamayı zira tutulma haritasında Güney Ay Düğümü yönünde, Neptün kavuşumlu ve de tutulma anı haritasında yükselen burcun, kendisini yöneten gezegen ile zıt görünümde olması, bu Güneş Tutulmasında benliğimizin, kişiliğimizin gölge yanları ile yüzleşmesine, sivri yönlerimizi törpülememiz gerektiğine, bazen bilerek bazen de bilmeyerek kendimizi ve karşımızdakileri kandırdığımız bazı durumların açığa çıkabileceğine vurgu yapıyor. Güçlü bir tutulum etkisi altındayız. Geçmişimizle yüzleşip artık bizim ileri gitmemiz adına sırtımızda kambur olmuş, ayağımızda bir pranga gibi ileri gitmeye çalıştıkça hızla geri çeken tutumlarımız, alışkanlıklarımız, bağımlılıklarımız, yaşamımızda bizi aşağı çeken bazı olaylar ve kişiler ile yolların ayrılması gerekliliğine vurgu yapıyor bu tutulma. Yüreğimize taş gibi oturmuş bazı gerçeklerle, dilimizin ucuna kadar gelip de yuttuğumuz bazı sözlerin yaratacağı sessiz kabullenişin, artık ruhumuzdan yükselen çığlıkları ile yüzleşeceğiz. Kişisel farkındalık düzeyimize bağlı olarak da bundan sonraki süreçte yaşayacaklarımız, kadersel kayıplarımız ya da karmamızdan gelen hak edişlerimiz yaşamımızda önemli kilometre taşları olarak yaşam hanemize yazılacak.

balık burcu güneş tutulması by hülya değer

Tutulma 1-7 aksında yani, ilişkiler ve ortaklıklar, evlilikler başta olmak üzere yakın ilişkilerimiz; kişiliğimizin öne çıkacağı durumlar, sağlığımızı ve eşimizin, yakın ilişkilerde olduğumuz kişilerin sağlık koşullarını bağlayan durumlar tutulmayı takip eden günlerde açığa çıkabilir. Hem bizim hem de evli isek eşimizin, yakın ilişki içinde bulduğumuz kişilerin, ortağımızın hayatında önemli başlangıçlar ve bitişler, yeni bazı gelişmeler söz konusu olacaktır.

Tutulma Balık burcunda. Değişken tabiatlı, Su elementinin en naif ve fedakar, merhametli ve de sezgisel yanı en güçlü olan burcunda. Balık burcu doğası, duygusal olarak biten şeylerle ilgilidir. Bu burçtaki tutulmalar ise, kim olduğumuz hakkında benliğimizi neden ve nasıl kandırdığımızı gösteren konular ve durumları ortaya çıkartabilir. Güneş bilinçli ego yanımız ise Balık burcundaki Güneş bu bilinçli yanımızı, duygusal olarak tetikleyen durumlarla ortaya çıkartacaktır. Yani belki iki damla gözyaşı, az biraz kalp kırıklığı, veda edilenlerin hüznü, kayıpların verdiği yürek sızısı  ya da teslimiyetin getirdiği, ödüllerin eşlik ettiği “rıza” durumu, şevkatin ve merhametin ruhu sarmalaması da söz konusu olabilir

Hayatın tutma, asılma, vazgeçmeme anları, bi de bırakma, salıverme ve bunlara bağlı özgürleşme, hafifleme anları vardır ya, işte bu Güney Ay Düğümü yönünde ve Neptün ile kavuşumlu tutulma; hayatımızda bazı konularda bu bırakma, olana olduğu şekli ile rıza gösterme, tevekkül ve kabulleniş zamanında olmamız gerektiğine vurgu yapıyor. Vazgeçtiklerimiz, bıraktıklarımız, yitip giden şeylerin ardından yapabiliyorsak eğer teslimiyet ve kabulleniciliğin vereceği muazzam gücü deneyimleyeceğiz. Ölmeye razı isek eğer mecazi anlamda, yepyeni bir doğumun taze enerjisi eşlik edecek yaşamımızın bundan sonraki sürecine. 12 dilimli yaşam haritamızda kimimiz iş hayatında, kimimiz aile alanında, kimimiz parasal konularda, bazılarımız sağlık, bazılarımız çocukları ile ilgili konularda benliğini bir kez daha yeniden gözden geçirecek. Ruhsal çöküntüye uğramadan, ürkütücü duygusal dalgalanmalara kapılmadan, korkulara teslim olmadan, boş ve de gerçeklerden çokça da uzak olan hayallere kendimizi kurban etmeden atlatmak istiyorsak bu süreci; içimize, özümüze dönmemiz, ruhumuzun attığı çığlıklara artık kulak vermemiz gerekmekte diye düşünüyorum.

Mecazi anlamda kimimiz gerçekten benliğinin bir tarafını öldürmek durumunda kalacak ki yeniden kendini doğursun. Tutulma SU elementinde. Zaten SU dan iyi kim bilebilir ki değişimi, halden hale geçmeyi? Su buhar olur, bulut olur, yağmur olur, kar olur, buz olur ve aktığı sürece temiz ve taze kalır. Bir şeye takılıp kalınca da kirlenir, bulanır ya da bayatlar, kekremsi olur artık tadı. Akmak bırakmak demektir, değişmek demektir, yeniliğe hazır olmak için hafiflemek demektir, öyle değil mi sizce de? Geçmişi, dünü düşünerek, geçip giden durumlara bi suçlu aramak, hatta bu konuda kendimizi ve karşımızdakileri hırpalamak yenine kendi özümüzle, kendi ruhumuzun gerçek ihtiyaçları ile bağlantıya geçmek, inanç ve teslimiyetten aldığımız güçle yeni gelenleri kucaklayacağımız günlerdeyiz.

Tutulma haritasında zorlu açılar, stresli koşulları ortaya çıkartabilecek görünümler mevcut, çok detay vererek sıkmak istemiyorum sizleri ama asıl problem yaratacak gibi duran gezegen bence MERKÜR bu haritada. Yani aklımız, fikrimiz, konuştuklarımız, konuşamayıp yuttuklarımızı, başkaları ile kurduğumuz iletişimi ve bunun stresli doğasını vurguluyor Merkür. Anın haritasında Güney Düğüm ile kavuşum halinde ki yanlış anlaşılmalara, verdiğimiz kararlardan emin olamayışımıza, sık sık fikir değiştirebileceğimize, daha önce aldığımız bazı kararların zararlı sonuçları ile yüzleşebileceğimize, belki de zihinsel olarak “ah… nerede o güzel günler, şimdiki aklım olsa hiç öyle yapar mıydım ” diyerek zihnimizi bulandıran vıdı vıdılara yol açabilecek gibi duruyor yerleşimi itibariyle.

2 Mart 2017 de MERKÜR tutulma derecesini ilk tetikleyen gezegen olacak ki düşündüğümüzü aynı ile karşımızda da bulabiliriz hani derler ya “aklıma gelen başıma geldi”  diye. Bu nedenle hazır da tutulma etkisinde olduğumuz şu günlerden başlayarak zihnimizi çerden çöpten arındıralım, kendimizi affedelim önce, yanlış ya da doğru her ne yaptıysak yaptık, ne karar verdiysek verdik. İnsanoğlu beşer, dolayısı ile de şaşar… Merhamet ve empati geliştirmemiz gerekiyor, gönlümüzü, ruhumuzu kimlere teslim ediyoruz, nelerle kirletiyoruz farkına varma zamanlarındayız. Ruhani yanımızla daha kolay iletişime geçebiliriz ki kişisel kanaatime göre de aramızdan bazıları gerçekten güzel bir döneme hafiflemiş, yüklerinden arınmış olarak girecek. Kimler mi?

Balık, Akrep, Yengeç yani SU elementinin üçlüsü, Boğa ve Oğlak burçları, eğer aklını ve gönlünü olan bitene razı edebilirse,zor da olsa bir denge yaratabilirse Başak burçları bu tutulmadan olumlu anlamda etki alacaklar. Burçlara ve genel olarak ülkemize olabilecek tutulma etkileri de bir başka yazımın konusu olsun diyerek hepimizin hayatına bolluk ve bereket getirecek güzel gelişmelerin SU gibi aktığı bir dönem olmasını diliyorum.

Sevgi ve ışıkla, gökyüzü rehberimiz olsun….

Hülya DEĞER  dip. ASA

 

 

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s