16 haziran 2017 tarihinde, 14 derece Balık burcunda bulunan NEPTÜN gezegeni gerileme hareketi yapmaya başlıyor ve 22 Kasım 2017 de Balık burcunun 11. derecesine geldiğinde ise retro hareketini tamamlayacak.

Yaratıcı ilhamın, hayal gücünün, aşkın bir merhamet duygusu ve duyarlılığın, şefkatin astrolojik olarak ifadesi NEPTÜN gezegenidir. Hepimizin sonsuz, sınırsız ve mükemmel bir kaynaktan yaratılmış ve aynı mükemmelliğin izlerini taşıyan parçalar olduğumuza dair aşkın bir farkındalığı anlatır.

Doğum haritalarımızda yerleştiği alan, diğer gezegenler ya da özel noktalar ile yaptığı açılar en ince duyarlılığımızı, sezgisel yanımızı, ilham aldığımız ve evrensel boyuta yaklaşma potansiyelimizi anlatması bakımından oldukça önemlidir. Aslında Neptün gezegeninin enerjisini tarif etmek biraz zor çünkü net tanımlar biraz yetersiz kalır onu anlatmak için. Başkalarına empati beslediğimiz, koşulsuz ve karşılıksız sevdiğimiz, şefkat ve affedicilikle yaklaştığımız her durum ve olayda NEPTÜN’ün tarif ettiği enerjileri deneyimliyoruz aslında. Kalbimize doğan ilhamlar, geleceği önceden sezebilme yeteneği, duyu görü gibi psişik deneyimler, rüyalar ve rüya farkındalıkları da Neptün gezegeni ile alakalıdır.

Tüm spritüel arzularımız Neptünyendir mesela. Meditasyon, yoga, inzivalar, dualar, dini ritüeller de Neptün’ün olumlu olan yanı ile alakalıdır. İlahi olanla bir olduğumuza inanıyorsak, kişisel kaderin ötesindeki kadere bir noktadan sonra teslim oluyorsak, her şeyi güzellik ve sevgi içinde görüyorsak,”yaratılanı, yaratandan ötürü” seviyor ve iyi-kötü, güzel-çirkin, doğru-yanlış gibi kutupsal değil de tek bir kaynağın muhteşem yansımaları olarak görebiliyorsak eğer kişileri ve yaşadığımız olayları işte o zaman NEPTÜN enerjisini olumlu olarak kullanıyoruz demektir.

Hayatın gerçeklerinin reddedilmesi, belki farkında bile olunmaması, kafa karışıklığı, yönsüzlük, sorumluluk almaktan kaçınma ya da görmezden gelme, pasif ve çaresiz bir düşünce yapısı ile her şeyi Allah’a havale edip, kendi payımıza düşen sorumluluğu bizim adımıza birilerinin yapmasını beklediğimiz durumlarda ise NEPTÜN ‘ün daha çok negatif yansımalarını yaşamak söz konusu elbette. Kafa karıştıran, net görüşü zorlaştıran NEPTÜN enerjisi bizlere karmaşa, kaos, kayıp, üzüntü, çaresizlik, kader kurbanı olma hissi ve kafa karışıklığı olarak da yansıyabilir.

Yaşadığımız her çaresizlik, karmaşa ve kaos bizi gerçek dünyadan uzaklaştırdıkça da kendimizi çeşitli uyuşturucularla bu dünyadaki gerçekliğimizden uzaklaştırdıkça uzaklaştırırız doğal olarak. Bu durumda alkol ve uyuşturucu ile bedeni uyuşturmak ya da saatlerce uyuyarak bambaşka bir boyutta ömrümüzü tüketmek, belki de televizyon başında saçma sapan programlarla saatleri heba etmek Neptün’ün sert açılarında ve içinden geçtiğimiz retro süresinde yaşanma olasılığı yüksek olan durumlardan sadece bazıları.

NEPTÜN RETROSU NEYİ ANLATIYOR ?

Düz hareket ettiği dönemlerde kafa karışıklığı yaşıyorsak, gerçekleri görmekte zorlanıyorsak ve kendimizi bir tür oyalanmanın içinde gerçekleştiriyorsak, kendi yarattığımız sanal dünyamızda yaşıyorsak ve evrenden, yaratıcıdan, kaynaktan kopuk bir şekilde ömür geçiriyorsak şimdi retro NEPTÜN  biraz zorlayacaktır.

Sorunlarımızın temeline inip gerçek eylemlerimizi ve bunların sonuçlarını bize göstererek onlardan kaçmadan yüzleşmemizi isteyecektir retro Neptün. Sadece gözümüzle gördüğümüz, elimizle tuttuğumuz şeylere inanıyorsak, “ben sadece gerçeklerle yol alırım” diyorsak, katı ve net gerçekler anca tatmin ediyorsa bizi üzgünüm ki bu dönem bazı hayat alanlarımızda hayal kırıklığı ve belirsizlikler yaşayabiliriz. Bakın bakalım haritanızda Balık burcu hangi yaşam alanınızda söz sahibi? O alanda Kasım ayı sonlarına dek bir tür “gerçek- hayal” muhasebesi yapacağız. Neptün enerjisi yüksek düzeyde ruhanilik ile ilgili olduğundan günlük işlerimizi yapma kapasitemiz düşebilir, yaşamın önümüze getirdiği sorunlar karşısında ne yönde davranacağımıza karar vermekte zorlanabiliriz. Spritüel boyutta farkındalığı biraz daha az olan kişilerin uyku sorunları yaşaması, gün içinde dalıp gitmeleri, canlarının hiç bir şey yapmak istememeleri söz konusu olabilir 🙂 Farkındalık düzeyi görece yüksek olan kişiler açısından ise bu süreç kendilerini çok daha fazla geliştirebilme kapasitesini içinde barındırıyor.

Değişken burçlar; Balık burcu başta olmak üzere, Yay, Başak ve İkizler burçları bu süreçte biraz zorlanabilirler. Aldanmaya, aldatmaya ve belirsizliklerin getirdiği umutsuzluğa karşı dikkatli olmakta fayda var. Neptün etkisinde olan alkol gibi bağımlılıklara prim vermeden, dikkat gereken işlerde, (araba, motor, alet vb. kullanmak gibi) çok çok dikkatli olmak gerekiyor. Yüksek düzeyde performans gerektiren işler için Neptün’ün retro  süreci verimli bir zaman dilimi değil, zira biraz ara verip, kafa dinleme ve ruhumuzun sesine kulak verme zamanındayız. Sıkı sıkıya tutunduğunuz olaylarda, kontrolü gittikçe ele almaya çalıştığımız durumlara şimdi ipleri biraz gevşetme vakti.

Bu süreç boyunca elle tutulan, gözle görülen somut gerçeklere odaklanmamız zorlaşabilir. Kendimizi bedenimizin dışındaymış gibi, boşlukta hissetmek mümkün. Bu dönemde yapılacak en iyi şey meditasyon, içe dönüş ve inziva halidir aslında. Kendimizi ve varoluş amacımızı sorgulamak, kendimizin dışında da bir evren ve onun yaratıcısının varlığını sezgisel olarak keşfetme zamanı olarak bu süreci bir tür “spritüel gözümüzü açma fırsatı” olarak değerlendirebiliriz. Retro NEPTÜN bizlere 16 Haziran ve 22 kasım arasındaki gerileme sürecinde sadece fiziksel varlıklar olmadığımızı hatırlatacak türden deneyimler yaşatabilir. Bu deneyimler ise her bireyin kişisel doğum haritasına özgü olacak elbette. Yardımlaşma, merhamet, birlik ve beraberlik içerisinde tüm yaratılmışlara faydalı olacak her türlü faaliyet içerisinde olmaya özen göstermemiz gerekiyor. Sevgimizi, ilgimizi, şefkatimizi ve maddi olanaklarımızı başkaları ile paylaşarak, kendimizi çoğaltacağımız dönemdeyiz.

Zihinsel kaynaklı korkuların bizi ele geçirmesine izin vermeden, bu korkularımızın kaynağını içimize dönerek objektif olarak algılayıp, sezgilerimizin de yardımıyla bulmaya çalışalım. Bakalım hangi kaygılarımız, hangi korkularımız bizi ele geçirmiş?Hayallerimizden nerede vazgeçmişiz? Hislerimizle ne zaman bağımızı koparmışız da bu kadar maddesel dünyaya saplanıp kalmışız? NEPTÜN ün içe dönmüş enerjisini olumlu kullanarak alkol ya da diğer bağımlılıklara bel bağlamadan, olayları daha geniş bir çerçeveden ele alıp, her şeyin tam da olması gerektiği gibi gittiğini, bu dünyanın fani bir dünya olduğunu ve bizlerin de onda  birer misafir olduğumuzu hatırlama vaktindeyiz.

Yüreğimize yapacağımız yolculuğumuzda, ruhumuzun arınmasını ve yücelmesini; dünyaya ve kendimize, ruhsal anlamda  “dünya dışından bakabilme” yetisi kazandığımız farkındalıklı ve yaşanmaya değer günlerimiz  olmasını diliyorum hepimize, tüm kalbimle …

Sevgi ve ışıkla, gökyüzü rehberimiz olsun …

Hülya DEĞER  dip.ASA