Yarın sabahın ilk ışıklarıyla bir Dolunay gerçekleşecek 1 derece KOÇ burcunda. 25 Eylül sabah 04:53 de gerçekleşecek AY ve GÜNEŞ karşıtlığı bizlere ilişkilerimize dair ve özellikle de maddi konulara dair ciddi mesajlar iletmekte.

Ateş elementinin öncü gücü KOÇ, doğrudan hareket eder. Kimseyi beklemeye pek tahammülü olmadığı gibi, kararlarını başkalarına onaylatmaya ihtiyaç duymaz. Sabırsızdır çünkü, oyalanmak istemez. Vereceği kararları uzun uzadıya düşünmez, içgüdüseldir, o an öyle istemiştir, öyle olması onun için kendince en doğru olanıdır. Bu yüzden de çokça düşüncesiz hareketlerinin ve aceleciliğinin zararını görür. Zordur Ay Koç burcunda çünkü içeride sürekli hareket etmek isteyen, haksızlığa, engellenmeye, kararlarına karışılmasına gelmeyen bir yapı vardır. Zor anlarda elini taşın altına koymaktan çekinmez, cesurdur.

Dolunayın diğer aktörü TERAZİ burcundaki GÜNEŞ ise son derece eşitlikçi ve adil ilişkiler içerisinde olmak ister. Uyum ve dengedir aradığı yaşamda. KOÇ ne kadar riskçi ve agresif ise TERAZİ o kadar riskten uzak durmak ister. Diplomatiktir, başkalarının onayı onun için önemlidir. Huzurunu kaçıracak, düzenini bozacak, kendine zarar verecek hareket ve kararlardan kaçınır. Bu onu çoğu zaman kararsız yapsa da bir KOÇ bencilliği taşımaz.

Gökyüzündeki iki ışık tam karşı karşıya gelmişken; yukarıda çok temel düzeyde anlattığım KOÇ-TERAZİ burçları çekişmesi aktifleşecektir. Üstelik bu iki ışığın hareketlerini düzenleyen (dizpozitörleri) Mars ve Venüs birbiri ile sert açıda dolunay anı haritasında. Bu da içimizdeki eril ve dişilin çatışmasını arttırdığı kadar, arzu ettiklerimiz ile bu arzu ettiklerimize ulaşma adına yaptığımız şeyler, verdiğimiz kararlar, eylemlerimizin uyumsuz olduğunu, kendi verdiğimiz kararların, ilişkide olduğumuz tarafların vereceği kararların huzurumuzu kaçırabileceğini anlatıyor. BEN ve BİZ arasında yaşanıyor gerilim biraz da.

Bir dolunay anının etkilerini yorumlarken AY’ın bulunduğu burçtayken Dolunaydan hemen önce ve hemen sonra diğer gezegenler ve özel noktalar ile yaptığı açılar çok önemlidir. KİRON ile kavuşacak hemen dolunay öncesinde AY ve MERKÜR ile karşıtlığa doğru yol alacak. Merkür anın haritasında hem yükseleni hem de hedeflerimizi anlatan MC noktasını yönettiği için ayrıca önemli elbette bu haritada. MERKÜR 5 drc Terazi Burcunda ve Satürn ile kareden, Güneş ile kavuşumdan çalışıyor; yani korkuyoruz, kendimizi ve hedeflerimizi nasıl ifade edeceğimizi, ruh-beden-zihin üçlüsünü nasıl bir arada besleyip, büyütüp, şifalandırabileceğimizi tam olarak bilemiyoruz, kafamıza taktığımız şeyler var, çok zor beğeniyoruz, kaygılıyız ve bu bizi daha ön yargılı, melankolik, şüpheci biri haline getirirken; kendimizi kapana kısılmış, engellenmiş hissedebiliriz. Tabi bir yandan da özgürce hareket etmeye, geçmişten getirdiğimiz sorunlara çözüm bulmak adına çok hazır, enerjik de hissediyoruz. (Kova burcunda Güney Düğümle kavuşan MARS ile Merkür olumlu açıda) Çelişkili değil mi ? Zor bir çelişki hem de, ay düğümlerini düğüm düğüm etmek an meselesi aslında bu kombinasyonlarla.

Astrolojik olarak karar verme ve eyleme geçme, bu kararın arkasında durma, sonuçları ile yüzleşme MARS ile ilgilidir. MARS Uranüs-Venüs karşıtlığını T kare formuna dönüştürmüş durumda ki ani verilecek kararların, KOÇ burcundaki AY’ın içgüdüsel enerjisi ile hareket etmenin başta ilişkiler olmak üzere maddi güvenliğimiz ile ilgili konularda da sorun çıkarabileceğini anlatıyor.

KİRON’on anın haritasında AY ile kavuşuyor olması, dolunayın hemen ardından Merkür ile karşıt açıdan çalışması iletişim konularında yaşanacak sıkıntının habercisi olduğu kadar en onulmaz yaralarımızın da kabuğunun kalkarak ince bir sızı vermesi anlamına da gelebilir. Güneş ile de karşıtlık çalıştıracak olan Kiron yaşamda çok güçlü olma, hakim ve otoriter olma isteğimizi de anlatacak.

KİRON’un yaralarını doğumumuzla birlikte getiririz çoğunlukla, sürekli aynı şeyleri yaparak farklı bir sonuç elde edebileceğimize dair hastalıklı bi anlayış vererek bir tür tuzak enerjisini de içerisinde barındırır KİRON.

KOÇ burcundaki KİRON’un yarası benlik duygusunun örselenmesinden ileri gelir. Ben neyim? Neden bunlar başıma geliyor? Neden ben? Herkes için kendimce herşeyi yapıyorum ama ya benim isteklerim? Benim heves ettiklerim? gibi sorular kişiyi yoğun bir güvensizliğin, korkunun içerisine çekiverir. Yalnız kalmaktan, cesaretsiz görünmekten korkar insan ve sırf yalnızlık korkusu yüzünden bir çok ilişkiyi bir arada götürmeye (aman deyim Venüs Akrepte ve Ay düğümleri ile sert açıda), cesur, enerjik ve atılgan davranmaya meyleder bir süre sonra. Bu da kişiyi fazlası ile başkalarına odaklı hale getirebilir. KOÇ burcundaki KİRON kişiye “güçlü, cesur, iradeli, ne istediğini bilen” imajı verse de aslında bu sadece görünürdedir, içeride bir yerlerde çocuk masumiyetini, heyecanını, hevesini taşıyan bir birey vardır, kendini ateşli ilişkilere, güçlü insanlara doğru çekilirken bulur çoğu zaman çünkü aslında kendinde olmayan bir tarafı içgüdüsel bir şekilde tamamlama telaşındadır.

AY ile kavuşan KİRON eleştirilere çok hassas olabileceğimizi anlatır. Her şeyi üzerimize alabilir, kendimizi suçluluk ve güvensizlik duyguları içerisinde bulabiliriz. Anın haritasında Terazi Güneş’in dışarıya verdiği sakinliğin ve uyumun aksine aslında içeride hiç de sakin olmadığımızı, her an tüm köprüleri yıkmaya hazır olduğumuzu, farklı, özgün ve biricik olma duygumuzun verdiği yaralanmışlığın acısını çıkartırcasına kendimizi düşüncesizce ortaya koyma arzusu taşıdığımızı da yine haritanın içerisindeki yerleşimlerden okumak mümkün.

Dolunay KOÇ burcunda gerçekleşse de bulunduğu alan AKREP burcunun evi. Yani bu yükselende yer alan Başak burcunun sağlık, hijyen ve iyileştirme konusundaki motivasyonunun ötesinde bir tür ŞİFA enerjisini de çalıştırabileceğimiz enerjiyi de anlatıyor. Yaralarımız yüzeye çıktı ise, uzun zamandır orada olduğunu bildiğimiz ve fakat bir şekilde ya bastırdığımız, ya da inkar ettiğimiz durumların içerisinden geçerken o yaralar artık canımızı yakıyor ise artık bunların dönüşmesinin zamanı sizce de gelmiş olabilir mi? Ne zamana dek göğsümüze acılarımızdan taktığımız madalyalarımızı taşıyacağız? Bunların bir şekilde onulması gerekmez mi? Peki işte fırsat; dolunay sadece gökyüzünü aydınlatmaz, işte tam bu noktada görmediğimiz, karanlıkta kalan, fark etmediğimiz şeylere de akıtır ışığını tüm parlaklığı ile…Bazen bizim yapmadığımız, yapmaya cesaret edemediğimizi sistem bizim adımıza yapar ki gelişim mükemmel bir şekilde devam etsin. Dönüşümün gezegeni PLÜTON ile Akrepte bulunan büyük iyicil JÜPİTER gayet olumlu açısal ilişkide ve hazır olana, buna cesaret edene gereken muazzam enerjiyi ve büyük inancı verecektir…

Dilerim bu dolunay hepimize çok iyi gelir, kaybettiğimiz iç huzurumuzu yeniden kazandırır.

Sevgi ve ışıkla gökyüzü rehberimiz olsun….

Hülya DEĞER Dip. ASA