8 Aralık 2022 Perşembe günü sabah saatlerinde 16 derece İKİZLER burcunda bir Dolunay yaşayacağız.  Her şeyi bilmek isteyen, meraklı, hareketli, bilmediği ya da anlamadığı anlarda huzursuz, sürekli çalışan ve de çokça çatışan, dağılmaya hazır zihni olan, illa bir şeyleri denemek, görmek ve, anlamak isteyen İKİZLER burcunun enerjisine gerileme hareketindeki MARS da eşlik edecek. Dağınıktır İkizler burcu enerjisi özellikle dişil bir gezegen olan AY, bu burçta olduğunda daha da bir huzursuz olur, daha da bi değişken olur ve şartların ne yana gideceğini kestirmek zor olur AY İKİZLER burcu anlarında. Kendini ve kendini güvende hissetmek adına sahip olduklarını sorgular, akıl ve kalp, duygu ve düşünce, daha da bir çatışır böyle zamanlarda. Tepkileri bazen akıl yönlendirir, bazen de duygu ama eğer denge kaçarsa, hissedilen şey doğrudan doğruya tatminsizlik ve bunun devamındaki huzursuzluktur, kararsızlıktır. Hemen yanı başındaki MARS ise geçmişten gelen, belki de bir türlü harekete geçip de karar veremediğimiz, aksiyon alamadığımız konuları ha bire tetikleyecek. Bu durum ise AY ‘ı daha bir tepkisel ve bir o kadar da sinirli hale getirecek gibi durmakta.

Bu Dolunaya hayallerin, ideallerin, empati ve duyarlılığın gezegeni NEPTÜN de sert bir açı ile bağlanıyor gökyüzünde. Çokça hala kırıklığı, çokça dağınık ve belirsiz bir enerji hakim olacak. YAY burcundaki VENÜS de dahil tabi bu oluşuma. Aldanmak ve aldatmak, en çok da kendi kendini aldatmak olası; olmayacak duaya amin demişsek eğer şimdiye kadar, bir de bakmışız ki rüya bitmiş ve biz elimizde koca bir hiçlik ile baş başayız. Dolunayın NEPTÜN ile yapacağı sert açı; anlaşılması zor duygular içerisinden geçirebilir bizi. Duygusal olarak yaşanan süreç boğabilir, nefes alamayacağımız bir noktaya da getirebilir pek çoğumuzu. Bu da çoğunlukla ilişki ve ortaklıklarda gösterir kendini karşıt açı doğası gereği. (ay-güneş karşıtlığı ve bunlara eşlik eden VENÜS-Neptün karesi)

Kendi kimliğimizin, kim olduğumuzun, kendimizi güvende ve doymuş olarak hissedebilmek için aslında “neye ihtiyacımız olduğunu” bilmek, bunun dış dünyada karşılanıp karşılanmayacağının “sınırlarını çizebilmek” ne yazık ki pek mümkün görünmemekte bu içinden geçtiğimiz süreçte. Nerede başlıyor, nerede bitiyor diğer insanlarla olan ilişkim? Kimin elini tutmalıyım? Kime güvenmeliyim? Kimin elini artık bırakmam gerekiyor? Ben kimim (Neptün- güneş karesi) ve neye ihtiyacım var aslında? (ay-neptün karesi)

NEPTÜN- AY ve MARS kavuşumlu kombinasyon; duyarlı, hassas, alıngan ve etkilenebilirlik düzeyimizin yüksek olduğu ama duygularımız hakkında çok da sağlıklı bir sürecin içinden geçmediğimizi anlatıyor. Karar vermek, aksiyona geçmek belki de her zamankinden daha zor gibi. Aklın burcu MERKÜR; duyguların ifadesi AY’ın efendisi durumda gökyüzünde. Aklın olduğu yerde duygu ne kadar sağlıklıdır? Duygu hissedilen, yürekten gelen, akılla açıklanması zor  bir şeyken, nasıl olacak AY İkizler burcunda; aklında bin tilki dolaşıp , o tilkilerin kuyruğunu birbiri ile karıştırmayacak? Dolunay’ın VENÜS ile karşıtlığı ilişkiler arenasında yaşanması muhtemel yanılgıların kapısını arayabilir, ayakta uyuyanlar uykularından uyanabilir.

Özellikle ilişkilerinde hissetmediğin bir şeyi hissediyor olduğuna kendi kendini inandırabilirsin belki ama ya karşındakini? Bu soruyu bir sor bakalım önce kendine bu süreçte, bakalım yanıtın ne olacak? Çoktan bitmesi gereken, vedalaşılması gereken ilişkiler nefes alamaz bir duruma getirmiş olabilir kimimizi. Çaresizlik ve yanılgılar içinde kalmış olabilir bazılarımız. Bu dolunayda ilişkilerimizin ekseni tetik almış durumda zira anın haritasında dolunay 1-7 de yani “BEN” den “BİZ” e giden eksende. NEPTÜN işte bu eksene kare açı gönderince her birimiz “çok güçlü bir kaçış ihtiyacı” içerisinde olacağız sanırım. Belki de bu bizim kendi kendimizi karşımızdaki kişiden, olaydan ya da kabaca hayattan koruma yoludur. Hoş olmayan bir şeyi görmesem daha iyi, nihai olarak yapılması gerekeni biliyorum ama şimdi sırası değil, aman canım ne var bunda zamanı gelince olması gereken zaten olur iyimserliğinin kör bir sokakta bizi duvara toslatması, var olan sorunlar yanı başımızda dururken kafamızı kuma gömerek gerçek hayatın sorumluluklarından kaçıp, geçmiş anların güzel anılarına sığınmak olasılıklar arasında yanı başımızda durmakta.

MERKÜR bu Dolunayın dizpozitörü durumunda, OĞLAK burcuna henüz girmiş durumda. Merkür  bu burçtan geçerken düşüncelerimizi ve fikirlerimizi hedeflerimize daha kolay yöneltebiliriz. Zihnimiz daha disiplinli olmaya, projelerimizi somutlaştırabilmeye yönelik çalışır. Problemlerimizi ise adım adım, metodik ve soğukkanlılıkla ele alabiliriz. Ancak burç dışından JÜPİTER ile olan dik açısı MERKÜR’ün fonksiyonlarına destek veremiyor. Yargılama eğilimi, dar kafalılık, dağınık düşünce yapısı yüzünden yapılabilmesi muhtemel iletişim sorunları olabilir. Maddi hırslar ve abartılı özgüvenin dile gelişi sorun yaşatabilir.  İnanın başına bazen dili belasından geliyor ne geliyorsa… Akıl sussa yürek konuşuyor; yürek sussa akıl konuşuyor tam da bunun gibi bi durum işte dediğim. Çoğu zaman gördüğümüze göre değerlendiriyor, duyduklarımıza göre karar veriyoruz, okuyup izlediklerimize göre ya yargıç oluyoruz ya hakim…

Oysa aslında ne biliyoruz ki? Bilmek (İKİZLER) ile anlamak, idrak etmek (YAY) aynı şeyler mi? Aslında çok şeyi bilmiyoruz, sadece sığ bir bakış açısı ile, korkunun yaşattığı “güvende kal” fısıltıları ile kendi çapımız, çevremiz, ilişkilerimiz, yaşadığımız şeyler kadarı ile biliyoruz, değerlendiriyoruz ve de kararlara varıyoruz. Çok bilen çok yanılır der atalarımız, çok biliyoruz da anlamıyoruz, bilgiyi idrake taşımakta zorlanıp çuvallıyoruz sanırım. Konuşanlar bir şey bilmiyor, bilenler ise susuyor, lal olmuş dudaklar bu günlerde…

Sürecin her birimizin hayatına en olumlu yönleri ile tezahür etmesini diliyorum…

Sevgi ve ışıkla, gökyüzü rehberimiz olsun….

Astrolog Hülya DEĞER dip.ASA

07.12.2022/ İstanbul