Hiç tanımadığım biri karşıma geldiğinde ve ilk defa doğum haritasını oluşturmaya başladığım anda müthiş bir merak ve heyecan duyarım. Yıllar içerisinde yüzlerce harita oluşturdum, inceledim, data oluşturmak adına notlar aldım ama bu heyecanım asla azalmadı. Daha önce görmediğim birinin huyunu suyunu, sevdiği veya sevmediği şeyleri, ilişkilerini, onu pozitif ya da negatif güdüleyen temel motivasyonlarını, karar veriş tarzını, hayatla baş edebilme kapasitesini, yaşam yolunda karşılaşacağı sınav konularını astrolojik semboller aracılığı ile çözümlemek inanılmaz şekilde merak duygumu, heyecanımı beslediği kadar astrolojinin işleyen bir sistem olması, insanın varoluş gerçeğine ve kendini gerçekleştirme potansiyeline dair aradığım tüm sorulara cevap vermekteki yeterliliği bu ilme olan saygımı da kat be kat arttırdı.

Bir danışmanlıkta karşımda kanlı canlı bir insan var ama oluşturulan doğum haritası karşımdaki insandan çok daha fazlasını anlatmakta. O bedenin sahip olduğu ruhun haritası o aslında. Bu yaşamda karşılaşacağı olasılıkların şifrelenmiş hali. Güçlü yönleri, zayıflıkları, en baskın karakteristik özellikleri, şanslı alanları, en çok istedikleri, yapmaktan hiç hoşlanmadıkları ya da tam tersi…Eşi, sağlığı, işi, parası, çocuğu, okulu, ilişkileri gibi bu dünyaya ait boyutlar da eklenir her zaman harita yorumlarına. Öte alemden bu aleme bedenlenen ruhlar olarak, bu yaşamdaki yolumuzu, sapakları ile birlikte gösteren bir nevi yol haritası, bir nevi rehber;  yönümüzü kaybedip de, kafamızın karışıp ne yöne gideceğimizi bilemediğimiz anlarda da en değerli mesajları ileten yol göstericimizdir doğum haritamız.

Bir danışmanlık seansında özenle seçerim kelimelerimi her zaman, o ruhun hayat yolculuğunda onu engellememek, incitmemek için. Kendi kişisel bakış açım, öznel deneyimlerimi geri plana alarak tamamen objektif bir bakış açısıyla onu tanımaya çalışırım. Doğum haritasını “yorumlamam” ben, “okurum” sadece çünkü yorum işin içine girince ister istemez kişisel yargılarda sızabiliyor aradaki çatlaklardan… Sadece doğum haritasından okuyabildiğim kadarı ile aslında karşımdaki insanın kim olduğunu ve bu dünyaya neyi gerçekleştirmek için geldiğini, şu an yaptıkları ile dünyaya gelirken yapmaya söz verdiği şeylerden ne kadar saptığını anlatmaya  çalışırım çoğunlukla. Bu bizzatihi astrolojinin temel disiplininden aldığım teknik bilgilerin sentezinden ve kendi üzerimde de yıllar içerisinde defalarca test ettiğim, doğruluğuna inandığım astrolojik semboller aracılığı ile gerçekleşir.

Astroloji ilmi her şeyden önce kendimizi, hakikatimizi bilme yolunda bir rehberdir. Tüm ezoterik ilimlerin kökenindeki “kendini bil” söylemine en güzel yanıtları astrolojik haritalarımız vermekte. Kendini Bil….. Peki ama nasıl olacak bu? Tabii ki bu ha deyince akşamdan sabaha olabilecek bir şey değil, bir süreci ve bu sürecin içerisinde sabrı, aklı, sezgiyi, dengede kalmayı, yaşananlar karşısında metanetli olmayı ve ilmek ilmek kendi üzerinde çalışmayı gerekli kılmakta.

Kimim ben?

Ne istiyorum bu yaşamdan?

Sahip olduğum potansiyellerim neler?

Neyi daha farklı yaparsam şu anki durumumdan daha başka bir gerçeğe doğru yol alabilirim ve bu ulaştığım gerçek beni ne kadar mutlu ve doyumlu hissettirebilir?

Benim gelişimim adına en doğru seçimi nasıl yapabilirim?

Yani kısaca bu dünyaya nasıl bir kumaşla doğdum? Bu kumaştan ne yapabilirim? Ne yapamam? Neyi nereye kadar yapabilirim? Bu kumaştan üzerime en uygun ve en rahat olacağım elbiseyi kesip, biçip nasıl geçirebilirim?

İşte bu ve bunun gibi sorulara rehberlik eder Astroloji ilmi. Doğum haritalarımız içerisinde tüm bunların şifreleri vardır ve bir astrolog her şeyden önce iyi bir şifre çözücü olmalı zaten. Şifreleri çözümlerken de sadece astrolojinin teknik kısmını bilmeniz yeterli değildir, bilginizi farklı disiplinlerden de besliyor olmanız önemlidir. Güçlü sezgilerinizle teknik bilgileri harmanlıyor olmak önemli mesela. İyi bir gözlemci olmalı, eş zamanlılıklara dikkat etmelisiniz mesela, insan psikolojisine dair temel düzeyde bilgi sahibi olmak, tüm spritüel öğretileri okuyor ve araştırıyor olmak da önemli. Teoloji bilmelisiniz, ökült ilimler hakkında bilgi sahibi olmalısınız, felsefeye bulaşmalısınız sorgulama ve düşünme biçiminizi geliştirmek adına. Liste uzun aslında ve en önemlisi de öğrendiklerinizi ilk önce kendi üzerinizde pratik etmeli, sahibi olmadığınız bi bilgiye sahipmiş gibi “ahkam” kesmemelisiniz…

Yaşam yolculuğumuzda öyle dönemlerimiz olur ki hepimizin; hayat dayanılmaz bir noktaya gelir, tahammül düzeyimiz sürekli zorlanır. Sürekli tekrarlayan kalıplar içerisinde sıkışıp kalırız. Aynı şeyleri tekrar tekrar yaparak farklı bir sonuç almaya çalışmak gibi beyhude bir çabanın içerisinde de bulabiliriz kendimizi çoğunlukla da farkında olmadan. Bu noktada sabır ve anlayış geliştirmeyi öğretir bize astroloji. Doğum haritalarımız işte bu anlattığım içinden geçtiğimiz “zamanın kalitesi” hakkında bize eşsiz bilgiler sunar. Yaşanılan sürecin bize aslında neyi öğretmeye çalıştığına dair bir tür bilinç sıçramasına basamak oluşturur bu noktada astroloji zira anladığımız an itibariyle yaşadığımız olayı belki değiştirmeye gücümüz yetmez ama o olaya vereceğimiz tepkiyi değiştirerek sürecin daha hafif ve en az hasar ile aşılması adına yardımcı olur.

İnsanları tanımamıza yardım eder ve onlarda anlayamadığımız davranış kalıplarının nedenlerinin ipuçlarını gösterir bize astroloji haritalarımız. Yaşamımıza giren insanların -ki bu içine doğduğumuz aileden, ilişki kurduğumuz tüm insanlara dair bir yelpazeyi kapsar- bize olan katkılarını görmemize yardımcı olur.

Neden bu anne ve babanın çocuğu olarak dünyaya geldik? Onların bana katkısı neler? Bu katkıyı pozitif olarak mı yoksa negatif olarak mı alıyorum?  Ve neden?

Neden bu adam ya da kadınla evlendim? Sevgili oldum?

Neden sevgilim/eşim yok?

Neden hep aynı tür işverenler / iş arkadaşları karşıma çıkmakta?

Hayatıma giren öğretmenlerim,arkadaşlarım, sevdiklerim bana ne katkıda bulunuyorlar ya da ne konuda beni zorlamaktalar?

Çocuklarıma iyi bir ebeveyn olmak adına nasıl davranmalıyım? Çocuklarım bu yaşamda bana neler öğretecekler? Ben onlara neyi öğretmek üzere buradayım?

Hepsi ama hepsi doğum haritalarımızda şifreli bir şekilde durmakta.

Bir ilişki içerisinde nasıl insanlara ihtiyacım var?

Sevgi dilim ne? Bu dili iyi konuşabiliyor muyum? Daha iyi konuşmam adına potansiyelim nedir?

Doyumlu ve mutlu ilişkiler kurabilmek adına payıma düşeni yapabiliyor muyum?

Hayatla baş edebilme kapasitem nedir? Mücadele gücüm nasıldır? Düştüğümde yeniden ayağa kalkabiliyor muyum?

Hayatınızdaki kişilerle olan ilişkilerinize de yol gösterici olarak astrolojiden faydalanabilirsiniz. İlişkiler Astrolojisi başarılı bir şekilde cevaplar bu konudaki sorularınızı. Hayatınıza giren kişiler ile sizin haritanızın sinastrik eşleşmesi yapılarak, partnerinizle compozit ve drakonik haritalarınız çıkartılarak rahatlıkla cevap bulabilirsiniz yaşadığınız ilişkiye ve onun geleceğine dair aradığınız cevapları bulabilirsiniz.

Astrolojik haritanızın sağlıklı bir şekilde okunuyor olması için doğum bilgilerinize ihtiyaç vardır. Gün, ay, yıl ve doğum yeriniz, özellikle DOĞUM SAATİNİZ çok önemlidir. Doğum saatiniz ve lokasyonu önemli çünkü bu iki önemli veri YÜKSELEN BURCUNUZU, BU BURCUN HANGİ DERECESİNİN siz doğarken ufukta yükseliyor olduğunu anlatır. Yükselen burcumuz ise bize ait en “özel” noktadır, nefes aldığımız ilk ana, gökyüzünün tanıklık noktasıdır. Bir doğum haritasının okunmasına başlangıç noktasıdır Yükselende yer alan burç. Bu konuda şu yazımı okumak belki size fayda sağlar konunun daha iyi anlaşılıyor olması adına. BİR DOĞUM HARİTASININ EN ÖNEMLİ 3 BİLEŞENİ NEDİR?Danışmanlık almak için başvuranlar arasında doğum saatini bilmeyenlere çokça rastlarım. Yaşadığımız coğrafyanın kültürel etkisinden olsa gerek hep bir ezan saatine doğum saatini endeksleme çabası vardır 🙂 Sabah ezanı saatinde doğdum, akşam ezanı henüz okunmamış ben doğarken ama çok yakınmış, vb çok duydum 🙂 Astroloji işte burada da şahane bir hesaplama aracı olarak devreye girer. REKTİFİKASYON adı verilen bir astroloji çalışması ile (yapan kişinin bilgisi, deneyimi ve uzmanlığına bağlı olarak)  + /- 5 dk dahilinde doğum saati tespiti yapılabilir. Deneyimli olan astrolog sizden hayatınızda yaşadığınız – saati net belli- majör olayların listesini alacak ve şu mantığı izleyecektir: “o gün, o saatte, o olayı yaşayan danışanım acaba saat kaçta doğmuştur?” Nasıl ki bazı teknikler kullanarak olayları astrolojik semboller yardımı ile öngörüyoruz; bu defa filmi geriye sararak izliyoruz yani, mantık bu 🙂

“Ben astrolojiye inanmıyorum”  dedi geçenlerde yakın bir tanıdığım. Eskiden olsa ateşli bir şekilde onu inandırmak için tezler öne sürerek, çalışan bir sistem olduğuna dair kanıtlar sunarak onu bir şekilde ikna etmeye çalışırdım 🙂 Yıllar içerinde bu çabamın da geçerliliği olmadığını anladım. Astroloji bir din değil öncelikle içerisinde inanmak ya da inanmıyor olmak kavramları yer alsın. Bunu bir kez denemeniz gerekir, anlamaya dair bir adım atmanız gerekir. Zaten yaşamda her tür bilgiden payımıza düşen kadarını alırız, nasibi olan nasibi olduğu kadarını almaz mı? 🙂

Ve son olarak eğer yaşam yolculuğunuzda siz de doğum haritanızı çıkarttırmak, bu harita üzerinden potansiyellerinizi öğrenmek, içinden geçtiğiniz sürecin kalitesini anlamak ya da yaşadığınız ilişkiye dair astrolojinin nasıl cevaplar verdiğini merak ediyorsanız bana aşağıdaki formu doldurarak ulaşabilirsiniz.

Sevgi ve Işıkla, Gökyüzü Rehberimiz Olsun……

Hülya DEĞER  Dip.ASA